Dolar

37,9821

Euro

41,1631

Altın

3.767,34

Bist

9.659,48

Dolar

37,9821

Euro

41,1631

Altın

3.767,34

Bist

9.659,48

Dolar

37,9821

Euro

41,1631

Altın

3.767,34

Bist

9.659,48

Biletix kepazeliği...

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-10-15 05:57:00

Biletix kepazeliği...
 
Yıllardan beri İstanbul Borusan Filarmoni Orkestrası'nın konserlerinin abonesiyim.
 

Abonemiz olduğu halde kaçırdığımız kimi konserler olsa bile; eşim ve kızımla birlikte Lütfi Kırdar'daki Perşembe konserlerini özlemle bekleriz.

Bu yıl; abone biletlerinin Biletix denilen ve pek kullanmadığım bir satış şirketinden temin edilebileceğini öğrenince adamı sinir eden bir mücadeleye giriştim. Aslında; bu türden alışverişlere pek aklımın ermemesine ve hemen hiç kullanmamama karşın bu türden yaygın şirketlerin ciddi şirketler olduğunu zannederdim. Ve bu yanlış zannımın sonucu sinir bozucu bir işe giriştim.

 x x x

Kendim, eşim ve kızım için yıllık abone biletlerimizi almak amacıyla Biletix'i aradım. Biraz sonra ayrıntılarıyla anlatacağım işlemlerin benzerini yaşayarak; biletleri satın aldım ve 800 küsur lira para ödedim. Bu işi "becerene" (!) kadar; peş peşe tam 14 kez telefon etmek zorunda kaldım. Fakat sonunda amacıma ulaştığım için; bu sıkıntıları sineye çektim. Fakat daha sonra eşim ve kızım için gelen abone kartlarında benim adımın yazılı olduğunu görünce; bu durumun bir sıkıntı yaratıp yaratmayacağını sormak istediğim zaman; onlarca kez aramama karşın bir sonuç alamayınca "yeter artık" dedim. Tepkisiz bir toplum bulmuşlar; insanlarla istedikleri gibi "oynuyorlar."

Nerede bu toplumun "tüketici dernekleri?" Bu türden kepazelikler karşısında yasalarımızda hiçbir yaptırım yok mu?

 X x x

Hem biletlerimi almak ve hem de istediklerimi sormak için Biletix denilen kurumla yaşadığım macerayı madde madde sıralamak istiyorum:

1) Yukarıda da değindiğim gibi; her şeyden önce bağlantınızı sürdüremiyorsunuz. Bazen "görevliye" bağlandıktan sonra telefonunuz kesiliveriyor. Bazen "sizi biraz bekleteceğim" diyorlar; bekleyin ki geri dönecekler. "Tık" diyor bağlantı kesiliyor. Biletleri alabilmek için 14 kez aramak zorunda kalmıştım bir şey sormak için çok daha fazla aradım ve sonunda "pes ettim."

Zaten hiçbir yetkiliye ulaşamıyorsunuz. "Belki yetkili birine ulaşabilirim" diye; 11811'i aradım. İstanbul tarafında bir telefon numarası verdiler. Orayı arayınca çıkan görevliye sıkıntımı anlattım. "Efendim bizim yetkimiz yok" yanıtını aldım. Bir yetkiliye ulaşabileceğim bir numara vermesini rica ettiğimde de; "Bizim bu konuda bir bilgimiz yok" yanıtını aldım.

 X x x

2) Telefon karşıdan açıldığı zaman ilk istenen şey; "cep telefonunuzun numarası." Allah Allah...

Mecbur muyum cep telefonu taşımaya? Benim cep telefonum yok ve almaya da hiç niyetli değilim. Hele sokakta bile telefonlarını kulaklarından uzaklaştıramayan çocuk ve gençleri görünce çok üzülüyorum.

Sigarayla bu denli uğraşan Sağlık Bakanlığı bu cep telefonlarının çocuklar (ve elbette yetişkinler) üzerindeki olumsuz etkisini neden görmezden geliyorlar?

Aynı soruyu bir kez daha soruyorlar. Ben ev telefonumu vererek birkaç kez bu sınırı geçebildim. Fakat genellikle telefon kesiliyor.

Ne zannediyor bunlar? Cep telefon numarası "vatandaşlık numarası" gibi herkeste olması zorunlu bir şey mi?..

3) Görevliye ulaştığınızı ve taleplerinizi anlattığınızı varsayalım.

Bu kez kredi kartınızın "16 numarasını" girmenizi istiyorlar. Elbette isteyecekler. Siz de numaraları tuşluyorsunuz. Yanıt geliyor: Numaraları yanlış girdiniz gene deneyin. Gene deniyorsunuz yanıt aynı. Yahu biz geri zekâlı mıyız? 16 numarayı doğru biçimde tuşlayamayacak mıyız?..

Ardından gene "tık" diye telefonun kapanması...

4) Daha görevliye ulaşmamışsınız direktif geliyor: "Word kartınızı hazırlayarak özel koşullardan yararlanın." Mecbur muyum ben o bankanın kartını taşımaya?

Eğer siz "umuma açık bir kamu hizmeti" görüyorsanız; bu türden avantajlar sağlayamazsınız. En azından tüketici haklarına aykırıdır bu. Zaten aynı mealde bir reklamından ötürü; "Beko ürünlerini" de veto ettim. "Efendim şu bankanın kartına özel indirimler ya da taksit sayısının artması..." Ne hakkınız var buna? Yukarıda da söyledim ya bizim tüketici dernekleri uyuyorlar.

5) Gelen tek direktif bankayla ilgili değil. Bir başka direktif "Fenerbahçe taraftar kartıyla" ilgili. Bu karta sahip olanlara da özel avantajlar getiriliyor. (Artık ne türden avantajlar getiriliyorsa...)

Benim Fenerbahçe taraftar kartım yok. Zaten Fenerbahçeli de değilim. Vefa ve Beşiktaşlıyım. Şimdi bu "zavallı" (!) tercihimden ötürü Biletix'in sağlayacağı "avantajlardan" yoksun mu kalacağım? Bana yazık değil mi?.. (Şaka tabii.)

Böyle kepazelik görülmemiştir.

X x x

Yukarıda vurguladığım bir noktaya geri dönmek istiyorum. Böyle Biletix gibi şirketler; netice itibarıyla "kamu hizmeti" yapmaktadırlar ve kesin olarak; herkese eşit uzaklıkta olmak zorundadırlar.

Fenerbahçe Kulübü ya da bir başka kurum; kendi yan kuruluşlarında taraftar ve yandaşlarına özel avantajlar sağlayabilir. Buna kimsenin itirazı olamaz. Ama; "umuma hizmet" amaç ve iddiasındaki bir kurum bunu yapamaz. Ahlaken de yapamaz,yasal olarak da yapamaz. Fakat bizde oluyor. Nasrettin Hoca ne demiş: "Değneksiz köy bulmuşlar..."


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Haber Ara