Türk siyasi tarihine "postmodern darbe" olarak geçen 28 Şubat sürecinde başörtülü olduğu için meslekten ihraç edilen hemşire Nuriye Şakar, o zor günleri hüzünle hatırlıyor.
Kırklareli'nde bir sağlık ocağında hemşire olarak çalışırken açığa alınan Şakar, hakkında başlatılan soruşturma kapsamında 2001 yılında mesleğinden ihraç edildi.
İlk sicil affı başvurusu kabul edilmeyen Şakar, ihraç edilmesinden 13 yıl sonra tekrar çok sevdiği mesleğine dönebildi.
Kırklareli İl Sağlık Müdürlüğünde hemşire olarak görevini sürdüren Şakar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 28 Şubat sürecinde haksız yargılamalara maruz bırakıldığını anlattı.
Şakar, ilk olarak başını açmasının istendiğini, bunu kabul etmeyince hakkında "Siyasi ve ideolojik amaçları güderek kurumların huzur ve sükununu bozma" suçundan soruşturma başlatıldığını, 4 yıl sonra görevinden uzaklaştırıldığını ve soruşturmalar sonucu meslekten ihraç edildiğini dile getirdi.
İhraç edilmesinin ardından görevine geri dönmesine yönelik hiç umudunun olmadığını belirten Şakar, "Bu süreçte en büyük desteği eşimden gördüm. Arkadaşlarımdan biliyorum, böyle bir destek görmedikleri için maalesef başını açıp o süreçte sözüm ona kurallara uyanlar oldu." diye konuştu.
Alnının ak, kendinden ve inancından emin olarak başörtüsünü hiçbir zaman çıkarmadığını dile getiren Şakar, şöyle devam etti:
"O süreçte atılmaksa atılmak, benim alnım ak, kendimden, yaptığımdan eminim, inancımdan eminim elhamdülillah. 2013 yılında torba kanunda atılanlara geri dönüş hakkı verildi. Kanundan yararlanmak için başvurdum, bir yıl geçti ve 2014 yılında göreve başladım. Yaşadığımız süreci düşünüyorum, bugün herkes istediği kıyafet ile çalışabiliyor. Ne oldu anlayamıyorum. Ben o süreçte şunu düşünüyordum 'Ben atılayım, devletim yükselsin'."
Nuriye Şakar, "Özgürlüğün olmadığı bir yerde hiçbir şeyin anlamı olmuyor. Geldiğimiz noktada çalışabiliyoruz, rahatız. Geleceğimizin ve evlatlarımızın da bu rahatlıkta devam edebilmesi için dua ediyoruz." dedi.
