Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan, bugünkü "Alçak katile dair 8 saptama" başlıklı yazısında Rus Büyükelçi Andrey Karlov'un katili Mevlüt Mert Altıntaş'la ilgili 8 saptamada bulundu.
Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov, Rusya'nın Ankara Büyükelçiliği ve Çankaya Belediyesi işbirliğiyle gerçekleştirilen 'Gezgin Gözüyle Kaliningrad'dan Kamçatka'ya Rusya' konulu fotoğraf sergisinin açılış konuşmasını yaptığı sırada Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nde görevli ve o sırada kendisine koruma süsü veren polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş'ın silahlı saldırısı sonucu yaşamını yitirdi.
Cinayetle ilgili bugünkü köşesinde 8 saptamada bulunan Ahmet Hakan şu ifadeleri kullandı:
BİR: Haşhaş çekmişlere özgü bir donukluğu, körü körüne inanmışlara özgü bir özgüveni, arkadan vuranlara özgü bir sinsiliği var.
İKİ: Halep konusunda kafası bozulmuş bir radikal İslamcıdan ziyade… Halep konusunda kafası bozulmuş bir radikal İslamcı taklidi yapıyor gibi.
ÜÇ: Kullandığı terminolojiyi kesinlikle içselleştirmemiş: Ne Allahu ekber deyişi bir şeye benziyor ne de Arapça telaffuzu…
DÖRT: Her taşın altında FETÖ'cü arayanlara ben de fena halde kıl oluyorum ama bu sefer bu taşın altında gerçekten bir FETÖ'cü var gibi…
BEŞ: Ağababaları tarafından “Öyle bir davran ki herkes seni radikal İslamcı sansın” diye tembihlenmiş gibi… O derece rolcü ve pozcu.
ALTI: Türk polis teşkilatında görev almış herhangi bir polisi, intihar eylemine göndermeye motive edebilecek tek örgütün mensubu olduğuna inancım tam.
YEDİ: Öldürülmeseydi ve konuşturulsaydı… Kesinlikle, "Ben bir radikal İslamcıyım, Halep'teki katliamın intikamını aldım" diyecekti.
SEKİZ: İnsanın aklına “Çevik Kuvvet'te bundan kaç tane daha var acaba” şeklinde çok uğursuz bir soruyu getirmektedir.