Başsavcılık DBP’ye 30 günlük süre verdi
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca, DBP'ye gerekli düzenlemeleri yapması için süre verdi.

Oluşturma Tarihi: 2015-12-30 07:07:08

Güncelleme Tarihi: 2015-12-30 07:07:08

Milliyet'te yer alan habere göre: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca, tüzük ve programında devletin ülkesi ve milletin bölünmez bütünlüğüne aykırı olduğunu savunduğu “demokratik özerklik” ve “öz yönetim” modelini benimseyen Demokratik Bölgeler Partisi'ne (DBP), anayasa ve Siyasi Partiler Yasası (SPY) uyarınca gerekli düzenlemeleri yapması için 30 günlük yasal süre verdi.

Yargıtay Başsavcısı Akarca, 2 Mayıs 2008'de kurulan ve 23 Ağustos 2015'te yapılan 3. Büyük Olağanüstü Kongre'de tüzük ve programını değiştiren, “HDP'nin Güneydoğu'daki partisi” olarak da gösterilen DBP'ye, “demokratik özerklik” konusunda ihtarda bulundu. Siyasi partilerin Anayasa ve SPY uyarınca hangi hallerde kapatılacağına yönelik hükümlere yer verilen yazıda, “Bu emredici hükümlere rağmen, partinizin amacını gösteren tüzüğünüzün 3. maddesinin 4. fıkrasında, devletin, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı olarak, ‘demokratik özerklik' modelinin benimsendiği ve bu doğrultuda çalışılacağının hedeflendiği açıklanmıştır” denildi.

Parti programında da anayasa ve SPY'ye aykırı hükümlere yer verildiği belirtilen yazıda, “Demokratik Anayasa başlığında, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı esas alınarak farklı kimliklerin kendi öz yönetimlerini oluşturmasına olanak sağlanacağı söylenmiştir. Parti programınızda değindiğiniz bu hedeflerin Anayasa ile güvence altına alınmış devletin üniter yapısına aykırı hükümler içerdiği açıktır. Anayasanın 69/5. maddesi ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 101/1-a maddesine göre bir partinin tüzük ve programının devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne aykırı olması durumunda bunun partinin doğrudan kapatılması gereken hallerden olduğu da belirtilmiştir. Tüzük ve programınızdaki yukarıda belirtilen anayasa ve kanuna aykırılık teşkil eden hükümlerin kanuna uygun hale getirilmesini istemek gerekmiştir” denildi.