Bayramınız gerçekten bayram mı?
Timetürk Genel Yayın Yönetmeni Nevzat Çiçek, bugünkü yazısında dünyada zulüm altında yaşayan Müslümanları nasıl bir bayram beklediğini kaleme aldı.

Oluşturma Tarihi: 2015-07-17 15:27:32

Güncelleme Tarihi: 2015-07-17 15:27:32

Somali'de, Arakan'da, Suriye'de, Mısır'da zulüm altında Ramazan Bayramı'nı karşılayacak Müslümanları anlatan Çiçek,'Bugün bayram. Kimi şeker bekleyecek, kimi bir kilo pirinç, kimi tatil için göçecek kimi öldürülmemek için…' diyerek bayramınız gerçekten bayram mı? sorusunu okuyuculara yöneltti.

Açlıktan sinekler yüzüne konsa da Somali Kamplarında, küçük bir çocuğun yüreğindedir bayram, görme sekte, unut sakta, o da kendi yurdunda Bayram'ı yaşamaya çalışacak. Bir kilo pirincin etrafında, umutlarına o çuvala dikerek, su kuyusunun bütün umudu olduğunu bilerek güneş altında simsiyah bedenine pirincin beyazlığı yansıyacak.

O da bayram yaşayacak yarın doyabildiğinin garantisi ile yatağa aç girmeden o da yaşayacak Bayramı…Saat 17.00'den sonra zaman duracak onun  için, Somali'de yaşayan bütün çocuklar gibi oda evinin bir köşesinde umudunun uyandırılmasını bekleyecek…Bayram olacak,

Arakan Kamplarında sadece yaşamak için babasının bir sandala bindirip Naf Nehri'ne bıraktığı çocuk da Bangladeş'te bayram yapacak. Muson yağmurlarının ıslattığı kerpiç yetimhanenin penceresinden kapıya bakarken, bugün biraz daha fazla yiyecek bulmanın, belki bir muz tatmanın hayali ile bayramın bayram olduğunu anlayacak. Anne babasını görmeden ne için sürgüne gönderildiğini bilmeden, yağmurun altında gözyaşlarını toprağa akıtırken, kendisi gibi Arakan'dan getirilmiş yetimlere bakacak ve yine onlara sarılacak ve şekerden uzak, oyundan uzak, dünyanın en ağır yükünü sırtına yüklenmiş bir halde bayrama girecek… Hiç tanımadığı bir akranının gönderdiği oyuncağa sımsıkı sarılacak ona kıyıp oynamaya kıyamayacak, kendi üzerine oynanan oyunların bayramı zehir ettiğini bilmeyecek. 

Bayram gelmiş denilecek,

Suriye'de Halep'te Hazreti Zekeriya Camii'si yakınlarda bir çocuk keskin nişancıya hedef olmamak için oyun oynadığı sokağa bakarak karşılayacak bayramı, yanı başında vurulan minareye bakıp ezanın nereden okunduğunu anlamaya çalışarak, annesinin aldığı beyaz gömleğin bir gün annesi tarafından yine kefen gibi kullanılacağını bilemeden yaşayacak bayramı. 

Atme Kampı'nda bir Kürt çocukla, Bir Arap çocuğu el ele vererek kendi ülkesinin toprağından çamurda oynayarak karşılayacak bayramı, yanı başındaki katliamı bir oyun sanarak büyüyecek, bir yardım görevlisinin getirdiği şekeri cebine koyup tekrar sıraya girecek. Bir köşeye çekilip kimsenin almayacağından emin olarak şekerini usulca çıkarıp ağzına atacak ve bayramı o dakika içerisinde yaşayarak anlayacak.

Bir uçak uçarken üstünde alttan onunla koşacak ama ölümün bu uçaklardan geldiğini, bayramın buradan geldiğini öğrendiğinde beraber koştuğu arkadaşını kanlar içerisinde görecek.Bu bayram da Humus'ta, Hama'da, Rojova,  ve Halep'te çocukların kaderi aynı olacak...Geçmişte Bosna'da, Halepçe'de yaşananların zekatı bugün buralara düşecek

Bayram gelecek bembeyaz ayakkabıların alındığı bir sınır köyünde, eller öpülecek, mezarlar ziyaret edilecek, mayınların arasından gelinecek ve eve gidilecek…Gece karanlığında kapının çalan sesi ile götürülen babasının gelmediği bayramları düşünecek, şehirde atılan hava fişeklere inat her gün atılan bombalarla geçmiş bayramlar hatırlanacak. Bayram gelecek bir mezarlığa…

Bayram, Bayram olacak Mısır'da, bayram umut olacak Adeviye'de, bayram dua olacak Nahda'da, İskenderiye'de, Sina'da ve Müslümanın kardeş olduğu her yerde…

Bir çocuk, bir aydan fazladır ailesi ile yaşadığı Adeviye Meydanı'na gidecek ismi değişen meydanda  korku dolu gözlerle annesine bakacak, babası namaz kılarken, yanı başında oynayan akranının öldürülüşü gelecek aklına, tek tek öldürülen komşularına ölümün nereden geldiğini bilemeyecek… Ailesinin çadırı önünde her gün resmini öptüğü sakallı amcanın bayram hediyesi getireceğine inanacak. 

Mısır'da bir asker bayramda çocuğuna sarıldığında katlettiği çocuklar gelecek aklına ve bayramını zehir edecek, çocuğuna sarılıp ağlarken, katlettiği çocukların gözlerine bakacak ve yan odaya geçip üniformasını çıkaracak, Nil'de yıkanacak ve çocuğunu alıp vicdanını temizlemek için Adeviye Meydanı'na gidecek, “Bayramınız bayram olsun” diyecek.

Filistin'de, Keşmir'de, Sudan'da, Irak'ta ve dünyanın birçok yerinde çocuklar “Bayram gelmiş neyime, anam anam garibem” türküsünü bilmeden söyleyecek. 

Yetimler bayramda bir başka gülümseyecek, bir başka bekleyecek…ellerinden tutup onları bayram yerine götürenlerle gülecek, eğlenecek…Dönüş yolunda bir hüzün arkalarından gelecek, kiminin gözlerinden usul usul yaş akacak, yetim olduğunu tekrar hatırlayacak…

Dünyanın her yerinde babasız evler olacak, annesiz evler olacak bu bayram..İlk bayramlarda gelmeyen babalar, anneler ve kardeşler için kapılar açık tutulacak, bayram namazında “bayramınız mübarek olsun” sözünden çok “Allah rahmet eylesin” sözü duyulacak…

Bugün bayram. Kimi şeker bekleyecek, kimi bir kilo pirinç, kimi tatil için göçecek kimi öldürülmemek için…

Bugün bayram, bayramınız bayram olsun…