Birinci ve öncelikli tehdit “paralel yapı”
'Paralel yapı' kamuoyunda Kırmızı Kitap olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne birinci ve öncelikli tehdit olarak girdi.

Oluşturma Tarihi: 2015-05-07 09:07:04

Güncelleme Tarihi: 2015-05-07 09:07:04

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) son şeklini verdiği ve kamuoyunda Kırmızı Kitap olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nde (MGSB), ulusal güvenliğe yönelik birinci ve öncelikli tehdit “paralel yapı” oldu. Şimdi ise iç, dış ve askeri güvenlik strateji belgelerinde “tehdit” olarak ayrıntılı biçimde yer alacak “paralel yapı”yla kurumların topyekûn mücadele edebilmesi için MGK'nın koordinasyonunda ‘field manual' adı verilen ‘alan kılavuzu' hazırlanıyor. Kılavuzla, tüm devlet kurumlarının “paralel tehditler”le hızlı ve etkili biçimde mücadele etmesi hedefleniyor.

SÜREKLİ TAKİP

Kurumlar, ‘alan kılavuzu'nda belirlenen ilkelere göre yürütecekleri mücadeleye ilişkin düzenli olarak MGK'ya bilgi verecek. MGK, mücadelenin koordinasyon ve takibinden sorumlu olacak. “Paralel yapı”yla mücadele, her MGK toplantısında özel gündem başlığı altında ele alınacak.

KURUMLAR SADECE KENDİNDEN HABERDAR OLACAK

Son MGK toplantısında yeni MGSB'nin ayrıntıları görüşülürken, kurulun doğal üyeleri dışındaki bürokratlar dışarı çıkarıldı. Haliyle Türkiye'nin “ulusal güvenlik anayasası” olarak da ifade edilen bu “çok gizli” belgenin son halini ancak birkaç isim görebilecek. Yeni tehdit algılamalarını içeren MGSB, yabancı misyon temsilcilerinin de ilgisini ve dikkatini çektiği için kamuoyuna açıklanmıyor. Kurumlar da sadece kendi faaliyet alanlarına ilişkin bölümlerden haberdar olabilecek.

Başta “paralel yapılanmalar” olmak üzere, tehditlerle topyekûn mücadele anlayışıyla hazırlandığı ifade edilen ve 2015-2020 yıllarını kapsayacak yeni MGSB'nin bazı detayları ise şöyle:

-15-20 yıllık bir gelecek öngörüsüyle hazırlandı. Güvenlik stratejilerinde paradigma değişikliğine gidildi. Tehdit tabanlı yapılanmadan yetenek tabanlı planlamaya geçilecek.

STRATEJİ BELGESİNE TEHDİT OLARAK GİRECEK

-Ulusal güvenlik tehditleri öncelik sırasına konuldu. “Paralel yapı”, hem iç hem dış hem de askeri güvenlik strateji belgesine “tehdit” olarak girecek.

-Müşterek vizyon belgesi yazılmaya başlandı. Kara, Deniz, Hava ve Özel Kuvvetler müşterek harekât konsepti geliştirecek. Buna sivil unsurlar da eklenecek.

-Tehditlerle mücadele yöntemleri, ayrıntılı olarak yazılacak. Organizasyon kabiliyeti, simülasyonlar, personelin eğitimi, taktik-teknik prosedürler belirlenecek. Bunlar el kitapçığı olarak bastırılacak.

YENİ BİR DOKTRİN OLUŞTURULACAK

-Adeta yeni bir doktrin oluşturulacak. Ulusal güvenlik stratejisi, askeri ve sivil operatif taktik seviyelere indirilecek. Yeni harekât tarzlarına bağlı olarak, hangi kurum kiminle çalışır, kim hangi görevi yapar belirlenecek.

-Ulusal ve uluslararası faaliyet gösteren kurumlara, sivil toplum örgütlerine, “dinamik tehditlere karşı devletin bekâsını korumak, milletin refahı ve milli iradenin tecellisini sağlamak” için görevler verilecek.

-İstihbarat anlayışı da yenilenecek. Kurumlar arasındaki istihbarat paylaşımında koordinasyon, işbirliği ve senkronizasyon güçlendirilecek.