"Yogaya başlamadan önce mesleğim gereği insanlara ilaç hizmeti veriyordum.Dolayısıyla günüm, hasta insanlarla iletişim kurmak,onları dinlemek ve ilaçlarını hazırlamaktan ibaretti. Mesleğimden dolayı hep hasta insanları motive ettiğim için kendi ruh halimi düzeltecek imkanım yoktu. Farkında olmadan stresli, panik, çabuk öfkelenen bir yapıya bürünmüştüm. Bu durumumu hastalarıma gösteremediğimden daha çok yakın çevrem ve arkadaşlarıma patlıyordum. Arkadaşlarım ve yakın çevrem bana herkese ilaç veriyorsun kendin de bir ilaç al rahatla tarzında ifadedelerle içinde bulunduğum halimi farketmemi sağladılar. Giderek mutsuzluğum ve huzursuzluğum artmaya başladı. İçinde bulunduğum durum olmak istediğim yer değildi. Aslında ilaçtan ziyade mevcut koşullarımı düzeltirsem durumumun düzeleceğini biliyordum.
Hastalarımı gözlemlediğim kadarıyla aslında hastalık diye bişey yoktu. Onu biz yaratıp, büyütüp geliştirip sonra da sahipleniyoruz. Benim hastalığım şu vs.. Söylemlerle hastalığı kendimizle bütün gördüğümüz mesajı beynimize işliyoruz. "Benim şekerim var" demek, bu hastalığı sahiplenmenin en basit şekli. Kendimizi sadece düşüncelerden ibaret sanıp bedenimizin farkında bile olmadan yaşıyoruz. Düşüncelerle bedeni önce hasta ediyor sonra da doktora koşup bize ilaç versin diye adeta yalvarıyoruz... bu kısır döngü böyle devam ediyor bir zaman sonra avuç avuç ilaçla yaşamaya mahkum oluyoruz. Kendi durumumu düzeltmek için doktor dışında çareler ararken yogayla tanıştım.
Yoga ve meditasyon yapmaya başladıktan sonra kendimdeki değişimleri ilk arkadaşlarım ve yakın çevrem farketti. Sözlerini dinleyip ilaçla durumumu düzelttiğimi sandılar önce. Yoga sayesinde kendimle tanıştım. Kendimin sadece düşüncelerden ibaret olmadığımı bedenimi yoga sayesinde tanıdıktan sonra anladım.
Yoga bizi merkezimize getiriyor. Matımıza geçip yoga hareketleri yaparak çabamızı gösteriyoruz, yoga yaparak ilerliyoruz. Zorluk ve pozlar yaratıyoruz. Yoga sayesinde ilerliyoruz. matımıza geçip pozların içinde kaldıkça kendimizi keşfediyoruz. Kendimizde görmemiz gereken şeyleri görüyoruz, ayna gibi…
Yoga hareketleriyle vücudumuzu çalıştırmaya başlayınca herşey değişiyor. Enerjimizin açıldığını farkediyoruz sonra da görüyoruz ki hayatımızda herşey değişiyor. Yoga kendimizdeki örtüyü kaldırmamızı sağlıyor. Aklımızda oynayan kaset düşünceler değişmeye başlıyor.
Bisiklet Sürmek Meditasyondur
Bisiklet sürmek, yoga ve meditasyon yapmak demektir. Bisiklet yogasında ısınmak çok önemlidir. Sürüş öncesi bedeni ısıtıp, kan dolaşımını hızlandıran hareketler ve nefes tekniği ile bedeni bisiklet sürüşüne hazırlıyoruz.
Bisiklet kullanırken aslında meditasyon hali başlamış oluyor.
Bisikleti hepimiz severiz. Çocuklara alınan en güzel hediyedir. Şu veya bu şekilde çocuklukta bir bisikletiniz olmamışsa zaten daha sonra ya zamanınız olmaz ya da farkında olmadan aslında çok istediğin ama bir türlü ulaşamadığın basit bir hayal olarak kalır bisiklet.
Benim için de öyle oldu. Daha önceleri ilaçla şifa bulmaya çalışıyordum, şimdi ise bisiklet ve yoga yaparak doğal şifa yolunu farkettim. Aslında yaptığım şey iyileşmek ama bu kez ilaçla değil, doğada bisiklet ve yoga sayesinde gerçek iyileşmenin gücünü farkettim."
