'Çocuklarımızı Peygamberimizle tanıştırmak kulluk sorumluluğumuz'
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, 'Gençlerimizi, çocuklarımızı, nesillerimizi Peygamber Efendimizin hayatıyla sünneti seniyyesiyle tanıştırmak bizim iman ve kulluk sorumluluğumuzdur'

Oluşturma Tarihi: 2018-11-20 09:39:05

Güncelleme Tarihi: 2018-11-20 09:39:05

Ordu Ulu Cami'de düzenlenen Mevlit Kandili Özel Programı'nda Kuran-ı Kerim ve Mevlid-i Şerif okundu, Diyanet İşleri Başkanlığı Tasavvuf Musikisi Korosu ilahiler seslendirdi.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, burada yaptığı konuşmada, Türk milletinin ve İslam aleminin Mevlit Kandili'ni tebrik etti. Hazreti Peygamberin gençlere değer verdiğini, ideal ve ufuk kazandırdığını ve onlara rehberlik ettiğini ifade eden Erbaş, "Gençlerimizin dünya ve ahiret huzuru, milletimizin bekası ve insanlığın geleceği için yapacağımız en büyük iyilik, nesillerimizi inanç ve medeniyet değerleriyle buluşturmaktır." diye konuştu.

Erbaş, Mevlit gecesinin rahmet gecesi olduğunu ifade ederek, "Allah, bu gece yeryüzüne merhametinin en büyük tezahürünü göstermiş ve Peygamber Efendimizi dünyaya göndermiştir. Bu gece, Peygamber Efendimizin şahsında insanlığın yeniden doğuşunu, aydınlık bir geleceği ifade etmektedir. Mevlit Kandili böyle bir öneme sahiptir." şeklinde konuştu.

Kuran-ı Kerim'de "Ey Peygamber! Biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı; Allah'ın izniyle kendi yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik" buyurulduğunu hatırlatan Erbaş, "O, hakkın, hakikatin, merhametin ve hak yolda olanların şahididir. O, Allah'a kulluk bilinciyle iyilik ve ibadet üzere bir hayat yaşayanların rehberi ve müjdecisidir. O, kötülüklere bulaşan, zulme ve isyana saplananlara karşı, Allah'ı, mahşer gününü, azabı hatırlatan bir uyarıcıdır." ifadesini kullandı.

Erbaş, Hazreti Peygamberin alemlere rahmet olarak gönderildiğine değinerek, şöyle devam etti:

"O bütün insanlık için huzurun, merhametin, adaletin rehberidir. O olmasaydı insanlık nasıl kurtulacaktı cahiliyenin karanlığından. İnsanlık acı, gözyaşı, ıstırap ve bunalımlardan onun insanlığa kazandırdığı değerler olmadan bugün de kurtulamayacak. O her şeyde en güzel örnektir. Baba olarak en güzel örnektir. Komşu olarak en güzel örnektir. Yönetici olarak en güzel örnektir. Komutan olarak en güzel örnektir. Genç olarak en güzel örnektir."

Bugün insanlığın en büyük sorunlarından birinin ahlak krizi olduğunu vurgulayan Erbaş, şöyle devam etti:

"Peygamberimizin ahlakını unutan insanlık güzel ahlakı kaybetmiştir. Peygamber Efendimizin ahlakına bütün gücüyle sarılmayan insanlık, insani erdemleri, yardımlaşmayı, dayanışmayı, dostluğu, vefayı da kaybetmiştir. Peygamber Efendimizi görmeyen insanlık kendini kaybetmeye mahkum olmuştur. Onun bütün insanlığa kazandırdığı değerlerden uzak duran insanlar maalesef ahlaki özelliklerden de uzak kalmaktadır, onun getirdiği değerleri yaşamaya kendi kendimize söz vermektir. Onun üstün ahlakını ahlak edinmeye karar vermektir. Onu sevdiğimizin ispatı, sünneti seniyyesini yaşamaktır. Bilinmelidir ki Hazreti Peygamberin sünneti, Kuran'ın hayata dönüşmüş şeklidir. Kuran'dan sonra İslam'ın ikinci temel kaynağıdır. Dolayısıyla onu göz ardı ederek İslam'ın anlaşılması ve yaşanması mümkün değildir."

"Dünyayı İslam'ın güzel ahlak ilkeleriyle tanıştırmak müminlerin kulluk sorumluluğudur"

Yeryüzünün Hazreti Peygamberin getirdiği değerlerle buluşmasıyla insanlığın huzuru yaşayacağının altını çizen Erbaş, "Dünyayı İslam'ın şefkat, merhamet, hakkaniyet, güzel ahlak ve bir arada yaşama ilkeleriyle tanıştırmak ise son Peygambere ümmet olmanın onurunu yaşayan müminlerin iman ve kulluk sorumluluğudur." ifadesini kullandı.

"Gençlerimizi, çocuklarımızı, nesillerimizi Peygamber Efendimizin hayatıyla sünneti seniyyesiyle tanıştırmak bizim iman ve kulluk sorumluluğumuzdur" diyen Erbaş, şöyle devam etti:

"Gençlerimizin dünya ve ahiret huzuru, milletimizin bekası ve insanlığın geleceği için yapacağımız en büyük iyilik nesillerimizi inanç ve medeniyet değerleriyle buluşturmaktır. Bunun için özellikle Peygamber efendimizin etrafında kenetlenen ve her biri İslam medeniyetinin harcı, insanlığın yıldız şahsiyetleri olan genç sahabelerle günümüzün gençliğini tanıştırmalıyız. Allah Resulü onları bir yıldız olarak tanıtıyor. Özellikle kendini Resulullah'a feda eden ilmin ve cesaretin örneği Hazreti Ali ile tanıştırmalıyız. Cennet gençlerinin efendisi Hazreti Hasan ve Hüseyin efendilerimizle tanıştırmalıyız."

"Çocuklarımıza, gençlerimize yaklaşırken sevgili Peygamberimizin usulünden, metodundan taviz vermemeliyiz" diyen Erbaş, "Peygamber Efendimiz gençlere değer vermiştir. İdeal ve ufuk kazandırmıştır. Onları her daim dinlemiş, ötelemeden, incitmeden, onurunu kırmadan rehberlik etmiştir. Çocukları, gençleri eğitenlere şu nasihatte bulunmuştur; 'Öğretiniz, kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız, müjdeleyiniz, sevdiriniz, nefret ettirmeyiniz.' İşte ölçü, kriter budur." dedi.

Erbaş, Hazreti Peygamberin gençlere gerçek yiğitliğin güzel ahlak ve insanlara hizmet ile mümkün olduğunu, bizzat kendisi örnek olarak gösterdiğini söyledi.