Uzmanlar hala kaç saatte bir yemek yememiz gerektiği konusunda görüş birliğine varmış değil. Gene de temel olarak bilinmesi gereken şeylerden biri yemek yemek için çok uzun süre beklenirse kan şekeri seviyelerinde ciddi düşüşler yaşanacağı. Dolayısıyla da o tatsız açlık hissine kendinizi kaptırmanız an meselesi olacaktır. Her öğün yararlı proteinlerin ağırlıkta olduğu, sağlıklı yağların ve lif kombinasyonunun mükemmel oranda tutturulduğu yemek seçenekleri uzun süreli tokluk sağlarken, bunun enerjinize yansıyacağından da hiç şüpheniz olmasın.
Enerjinizi yükseltenler;
Fasulye
Sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda bitki bazlı mükemmel bir protein olmasıyla da uzmanların favorisi. Bağırsaklar için sağlıklı bir lif ve karbonhidrat kaynağı. Aynı zamanda, önemli de bir demir kaynağı olduğunu belirtmek gerek. Egzersiz sonrası için de besleyici ve onarıcı bir seçenek.
Muz
Taşınabilir meyveler kategorisinin en sevileni olan muz ayrıca doğal yollardan kan şekeri seviyenizi dengelemek için harika bir alternatif. Kolayca sindirildiği için de meyve şekeri olan fruktoz glikoza dönüşüyor ve hücrelerimizin, özellikle beyin hücrelerimizin hızlı enerji için kullanabiliyor.
Yumurta
Yumurta hazırlamanın pek çok kolay ve lezzetli yolu var. Ayrıca yumurta, doğru karbonhidratlı yiyeceklerle eşleştirildiğinde kan dolaşımında, enerji metabolizmasına ve yavaş şeker emilimine yardımcı olan tam proteinler sayesinde tam bir güç kaynağına dönüşüyor.
Su
Aslında su en önemli güç kaynaklarından biri. Şöyle de bir gerçek var ki, dehidrasyonun en büyük belirtilerinden biri yorgunluk, çünkü vücudun ihtiyacı olan sıvılar azalmakta. Bu da aslında oksijenin yeterince hızlı gitmesi gereken yere gitmediği anlamına geliyor. Gün boyu ihtiyacınız kadar su içmek ise tüm uzmanların ortak görüşü.
Antep fıstığı
Hem yüksek proteinli hem de enerji artırıcı bir atıştırmalık olan antep fıstığı harika bir seçenek. Vücudunuzu gerekli amino asitlerle beslemeye yardımcı oldukları için de tam anlamıyla bir bitkisel protein olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca antep fıstığı, lif ve sizin daha iyi doymamış yağlar sağlıyor, uzun süre tok kalmaya da yardımcı oluyor.
Gelelim enerjinizi tüketen besinlere;
Kahve
Bunu kabul etmek istemediğinizi biliyoruz. Gene de neredeyse tüm araştırmalar gösteriyor ki, bu tür içecekleri öğleden sonra tüketmek sizi iyi bir gece uykusundan alıkoyar.
Şeker
Tüm şekerli yiyeceklerin anlık bir enerji patlaması sağladığı gerçek olsa da daha sonra ciddi enerji kaybına neden olduğu da açık. Bu yüzden hem enerji seviyeleriniz hem de genel sağlık bakımından şeker veya şekerli yiyeceklerden uzak kalmanız daha iyi olabilir.
Kırmızı et
Kırmızı et yedikten sonra hiç uykulu hissettiniz mi? Yalnız değilsiniz ve bunun bir nedeni var. Vücudumuzun bir oturuşta sadece 25 gram protein harcayabildiğine dair bilgiler mevcut. Yani kırmızı et tükettikten sonra vücudunuz bu ekstra proteini sindirmek ve metabolizmadan atmak için aşırı hızlanmak zorunda kalıyor. Bir de protein vücudun tercih ettiği enerji kaynağı olmadığı için ya vücuttan atılıyor ya da yağ olarak depolanıyor. Bu nedenlerden dolayı da enerjinizi o yönde harcıyor, muhtemelen de bu yüzden kendinizi halsiz hissediyorsunuz.
Meyveli Smoothie'ler
Sağlıklı bir öğün veya atıştırmalık gibi görünse de hiç beklemediğimiz bir şekilde hayal kırıklığına uğratanlardan bu Smoothie'ler. Eğer şeker miktarı gözetilerek doğru oranlarda hazırlanmazsa, kan şekeri seviyelerini yükseltir ve en nihayetinde de kısa süre sonra enerji düşüklüğüyle açlık hissi birbirine eşlik eder. Meyvelerin doğal lif içeriğini ortadan kaldırması da cabası.
Düşük kalorili dondurulmuş yemekler
Evet, artık herkesin yetişmesi gereken bir yer var. Gene de eğer öğle veya akşam yemeğiniz için dondurulmuş paketli yiyeceklerden birini tercih edecekseniz de bilmeniz gerekenler var… Bazıları yaklaşık 300 kalori veya daha az yani tam bir öğün için yeterli kalori miktarını sağlamıyorlar. Bazılarının da sodyum açısından son derece yüksek olduğunu biliniyor. Yüksek miktarda sodyumun su tutma, şişkinlik ve genel bir yorgunluk hissine yol açacağına da dikkat çekiyor uzmanlar. Eğer gene de tercih etmek durumunda kalırsanız, en az 450-500 kalori olan ve günlük sodyum değerinin yüzde 20'sinden daha azına sahip olan dondurulmuş bir öğün hedefleyin.