Olay Pendik Çamlık Mahallesi Meşe Sokak üzerinde bulunan bir sitede önceki gün meydana geldi. İddiaya göre, şüpheli Erol Yenisu, kendisi hakkında uzaklaştırma kararı aldırmasına rağmen aynı evde yaşadığı eşi Hanife Yenisu'nun kafasına dambıl ile vurarak öldürdü. Şüpheli Yenisu'nun olaydan sonra Yenişehir Polis Merkezi'ne gidip cinayeti itiraf ederek teslim oldu. Emniyetteki işlemlerinin ardından Anadolu Adliyesi'ne sevk edilen şüpheli Erol Yenisu savcılık ifadesinin ardından, tutuklama talebiyle Nöbetçi 8. Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi.

Şüpheli Erol Yenisu, Sulh Ceza Hakimliği'ndeki savunmasında, "Son bir aydır kendimi çok iyi hissetmiyorum. Olaydan yaklaşık 1 ay önce eşimle aramızda basit bir tartışma meydana geldi. Kendisi polisi aramış. Polisler gelip bizi Aile içi Şiddet Bürosu'na götürdüler. Burada uzaklaştırma ile ilgili bana ihtar verildi. Bu duruma üzüldüğüm için evden ayrıldım. 15 gün ülkenin değişik şehirlerinde kaldım. Daha sonra eve döndüm. Aramızdaki sorunları konuşmak için çaba sarf ettim, ancak eşim benimle konuşmadı. Olaydan önceki akşam yine kendisi ile konuşmak istedim. Eşim bana, ‘Sen hak ettiğin için polisi aradım. Öfkeme de yenilmiş değilim. Bir daha olsa yine polisi ararım. Bu kez ararsam doğrudan hapse girersin' dedi. Bu sözlere üzüldüm. İkimiz aynı odada farklı yerlerde yattık. Ancak ben gece uyuyamadım" dediği öğrenildi.

"KAÇ KEZ VURDUĞUMU HATIRLAMIYORUM"
Sabah uyanıp oğlunu işe gönderdiğini söyleyen şüpheli Erol Yenisu "Kızım ise yan odada uyuyordu. Eşim yeni uyanmış, yatağında telefonla bir şeyler izliyordu. Bir anda hiddete kapıldım ve çocuklarımın spor yaparken kullandıkları dambıl denilen aleti aldım. Yatakta bulunan ve uyanık vaziyetteki eşimin kafasına vurmaya başladım. Ancak kaç kez vurduğumu hatırlamıyorum. Kendime geldiğimde, eşimin yatakta hareketsiz yattığını fark ettim. Eşime dambıl ile vururken, 16 yaşındaki küçük kızım yan odada uyuyordu. Öldüğünü düşündüğüm için polis merkezine gittim. Kızım bu manzarayla karşılaşmasın diye eşimin üzerini battaniye ile örttüm. Otomobilimi aldıktan sonra bankadan mesai arkadaşım olan Ahmet F.A.'nın yanına gittim. Ona aracımı teslim ettim ve durumu anlattıktan sonra, polise teslim olacağımı söyledim. O da bana, ‘en doğrusunu yaparsın' dedi. Cep telefonumdan dostlarıma ve yakınlarıma, çocuklarıma sahip çıksınlar diye mesaj attım. Ben sadece, kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı öldürme iddiasını reddediyorum. Çünkü eşim kendisini savunamayacak durumda değildi. Ben eşimi darp ettiğim zaman kendisi uyanıktı. Kendisini darp ettiğimde bana tepki göstermedi. Çünkü o an benden bunu beklemiyordu" dediği öğrenildi.

"EŞİM YÜZÜNDEN BAŞARILI OLAMADIM"
Eşiyle 26 yıllık evli olduklarını ve psikolojik bir rahatsızlığı olmadığını belirten şüpheli Erol Yenisu, "Eşimin tutum ve davranışları yüzünden huzursuz olduğum için iş hayatımda istediğim başarıyı yakalayamadım. Buna rağmen, yaptığım eylemden dolayı pişmanım. Ben mükemmel biri değilim belki ama kötü bir insan da değilim. Bu zamana kadar çocuklarımın başını yere eğmemek adına sürekli çalıştım. Çocuklarımızı çok sağlıklı büyütebildiğimize inanmıyorum. Eşimi öldürmeyi daha önce planlamadım, tamamen anlık olarak gelişti" dediği öğrenildi.

"YAPMAK İSTESEYDİM BU ZAMANA KADAR ÇOKTAN YAPARDIM"
Olayın yaşanan cinnet haliyle meydana geldiğini iddia eden şüpheli Erol Yenisu, "Son bir ayda yaşadığım sıkıntılar beni tetikledi. Anlaşmalı boşanmayı düşündük ancak boşanma olmadı. Eşim, özellikle uzaklaştırmadan sonraki zamanda zafer kazanmış gibiydi. Bu durumdan pişmanım, keşke böyle olmasaydı. Benim, eşimi öldürmek gibi bir kastım yoktu. Eğer yapmak isteseydim zaten bu zamana kadar çoktan yapardım. Pişmanım" dediği belirtildi. Nöbetçi 8. Sulh Ceza Hakimliği, şüpheli Erol Yenisu hakkında "Çocuğa veya beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek nitelikli kasten öldürme" suçundan tutuklanmasına karar verdi.

DHA