Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, "İŞID ve Boko Haram gibi terör gruplarının sadece bir ayeti alıp sloganlaştırıp, 'Bak Allah şunu dedi' deyip onun arkasından kılıç çekmek tam bir cehalet örneği." dedi.
Genç Sanayici, İş Adamları ve Yöneticileri Derneği (GESİAD) Bursa Şubesi'nin bir otelde düzenlediği iftar programına katılan Bardakloğlu, Kur'an-ı Kerim'in apaçık bir kitap olduğunu, anlamının da çağa ve olaylara göre yorumlanması gerektiğini söyledi.
Kur'an-ı Kerim'in söz kalıpları kadar anlamı ve ne demek istediğinin de önemli olduğunu belirten Bardakoğlu, "İŞID ve Boko Haram gibi terör gruplarının sadece bir ayeti alıp sloganlaştırıp, 'Bak Allah şunu dedi' deyip onun arkasından kılıç çekmek tam bir cehalet örneği. Allah onu diyor, onların dediği ayet Kur'an'da var. O anlamda doğru olabilir ama bu ayet niçin dendi? Kime dendi? Nerede ve hangi ortamda dendi? Bunu denmesinin amacı neydi? Tüm bunları sormamız gerekiyor? Yani Kur'an-ı Kerim'i bir bütünlük içinde okumamız gerekiyor. Tarih ve toplum içerisinden okumamız gerekiyor. Tarihin akışını göz önüne almazsanız Peygamberimizi de anlamak mümkün değildir." değerlendirmesinde bulundu.
Bardakoğlu, tasavvufun içe dönüş, huzuru ve mutluluğu kendi iç dünyasında arama ve dünyevileşmekten uzaklaşma olarak tanımladığını aktardı.
Tarikatların artık sektör haline geldiğini vurgulayan Bardakoğlu, şunları kaydetti:
"Günümüzde tarikatlar, din üzerinden din ticareti yapan, din üzerinden kazanan ve dünyaya yatıran bir ekonomik geliri, siyasi manevraları önemseyen dünyevileşmenin tam göbeğinde bir oluşuma dönüşmüştür. Günümüzdeki tarikatları İslam düşüncesinin ve ahlakının temsilcisi saymak İslam'a haksızlıktır. İslam ahlakını temsil etme iddiasıyla bir sınıf ortaya çıkacaksa en son çıkanların o grup olması gerekir. Günümüzde cehalet, eğitimsizlik, zor ekonomik şartlar ile yanlış din eğitimleri birleşince İslam dünyasında tarikat örgütlenmelerinin pençesine terk edilmiş oluyor. Orta Afrika, Afganistan, Pakistan, Bangladeş bu konuda çok kötü. Balkanlar bu konuda tek umutlu olduğum yerdir. Balkanlar'daki tarikat hayatıyla Afrika'daki tarikatlaşma arasında dağlar kadar fark vardır. Afganistan, Pakistan, Bangladeş'deki tarikatlar ciddi ekonomik sektörel ve toplum için sorun teşkil eden örgüt haline gelmiştir. Din üzerinden tam bir ticaret haline gelmiştir."
