Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan çocuklarını terörün pençesinden kurtarmak için 3 Eylül 2019'da HDP il binası önünde başlattığı oturma eyleminde 332 gün geride kaldı.
Terör örgütünün kendilerinden kopardığı, büyük emeklerle büyüttükleri evlatlarına kavuşmak için oturma eylemini kararlılıkla sürdüren aileler, Kurban Bayramı'nı çocuklarından ayrı karşılamanın hüznünü yaşıyor.
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) tedbirleri kapsamında oturma eylemini dönüşümlü sürdüren aileler, çadırda ve evlerinde evlatlarından gelecek müjdeli haberi bekliyor.
"Oğlum gelse çifte bayram yaşarız"
Oğlu Ramazan için eylem yapan annelerden Mevlüde Üçdağ, HDP il binası önünde evlatları için haklı bir mücadele başlattıklarını söyledi.
Bayramda oğlunun yolunu gözleyen Üçdağ, evladından ayrı geçen bayramların hiçbir tadının olmadığını belirtti.
Üçdağ, "(HDP) oğlumu kaçırdı, götürdü. 6 yıldır oğlumdan haber alamıyorum. Hiç izine rastlamadım. 13 bayramdır onun telefonunu bekliyorum ama bir türlü o telefon gelmiyor." dedi.
Oğluyla beraber geçirdikleri bayramları anlatan Üçdağ, "Her bayram öncesi çocuğumu alışverişe götürürdüm. Ona giysi alırdım. Bayram sabahı elimizi öperdi. Onlar (HDP ve PKK) zalimdir. Bayramı bana yaşatmıyorlar. Lanet olsun PKK'ya, bu sevinci bize yaşatmadı." diye konuştu.
Üçdağ, oğluna güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulunarak şöyle seslendi:
"Oğlum, devletimiz güçlü. Güvenlik güçlerini nerede görürsen gel, onlara teslim ol. 15 genç geldi, şu anda aileleriyle mutlular. Sen gelirsen ancak evimiz mutlu olur. Evimiz huzursuz. Hiç mutlu değiliz. Oğlum gelse çok mutlu oluruz, çifte bayram yaşarız."
"13 bayramdır gözüm hep yolda"
Fatma Akkuş, kızı Songül'ün 6 yıl önce 15 yaşında dağa götürüldüğünü belirterek, evladını çok özlediğini, en büyük dileğinin bayramda kızına kavuşmak olduğunu söyledi.
"13 bayramdır gözüm hep yolda. Kızımı çok özledim. Bu bayramı onsuz geçirmek istemiyorum. İnşallah bu bayramda çifte sevinç yaşarız. Rabb'im inşallah onu bize kavuşturur." diyen Akkuş, her bayram öncesi kızına bayramlık aldığını anlattı.
Kızının kendisine aldığı küpenin hala kulağında olduğunu söyleyen Akkuş, "İnşallah gelir, birlikte tekrar elbise alırız. Çifte mutluluk yaşarız. Hep bu merakla yaşıyoruz. Kızım bayramda gelirse dünya benim olur. Her şeyi unuturum. Ne acı ne de başka bir dert kalır." ifadelerini kullandı.
Akkuş, kızına teslim olması çağrısında bulundu.
"Her bayramda acımız daha da katlanıyor"
Çadırda oturma eylemini sürdüren Songül Altıntaş da 6 yıl önce kaçırılan oğluyla bu bayramı da ayrı geçirdiklerini dile getirdi.
Altıntaş, "Her bayramda oğlumun doğum gününde acımız daha da katlanıyor. Bayram sabahları oğlum gelir, elimizi öperdi. Ona bayramlık alırdım. Babasıyla gider kurban alırdı. Oğlum gelsin yeter, 100 kurban oğluma feda olsun. Oğlum olmadan bayram geçirmek istemiyorum." şeklinde konuştu.
"Oğlum dön, gel, bayram geldi"
Hakkari'den gelerek eylemi sürdüren anne Necibe Çiftçi de 5 yıl önce oğlu Roşat'ın HDP ve PKK tarafından dağa kaçırıldığını, 3 yıl önce de bir oğlunun katledildiğini anlattı.
"Torunlarım, 'Amcamı al gel. Bayram geldi, babamın mezarına gidelim.' diyor." ifadesini kullanan Çitfçi, şunları kaydetti:
"Köyde yaşadığım için oğlumla Şemdinli ilçesine alışverişe giderdik. Oğlum kıyafet ve ayakkabı alırdı. Yemekler hazırlardık. Bir oğlumu şehit ettiler, diğerini dağa kaçırdılar. Allah bu zulmü kabul etmez. Oğlum dön, gel, bayram geldi. 10 bayram oldu."
"Çocuğum ne zaman gelirse o zaman bayramımız olur"
Baba Abdullah Demir de 10 bayramdır oğlunun yanında olmadığını, bayramı hüzünlü geçirdiklerini söyledi.
"HDP olmasa bu çocuklar dağa gitmezdi. Çocuklar üzerinden siyaset yapılmazdı." diyen Demir, şunları belirtti:
"Çocuğum ne zaman gelirse o zaman bayramımız olur. Bayramda çocuğum benim ve annesinin elini öperdi. Allah hakkımızı bırakmasın. Oğlum çık, gel, adalete teslim ol. 15 arkadaşın geldi. Devletimiz büyük bir devlet. Oğlum sen de gel, adalete teslim ol."
"Oğlum bayram geldi, kaç, teslim ol"
Şevket Bingöl de 12 bayramdır çocuğuyla görüşmediğini kaydetti.
12 bayramdır bayram yapamadığını dile getiren Bingöl, HDP'nin 14 yaşındaki çocuğunu 6 yıl önce dağa kaçırarak hayatlarını söndürdüğünü belirtti.
Bingöl, "Çocuğumun orada ölmesini istemiyorum. Benim çocuğum gelsin, kendi vatanında ölsün. Askerde şehit düşsün. 'Vatan sağ olsun.' derim." ifadelerini kullandı.
Geçmişte çocuğuyla bir arada geçirdikleri bayramları anımsayan Bingöl, şöyle konuştu:
"Çocuğumla bayramda akrabaları gezerdik. Evde oyun oynardık. 6 yıldır 12 bayram oldu, çocuğumla bunları yaşayamıyorum. Evimde bayram yok. Çocuğum bu bayramda gelmiş olsaydı çok sevinirdim. Kardeşleri, eş dost ve akrabalarımızın hepsi sevinirdi. O zaman bayramımız bayram olurdu.
İki bayram olurdu bizim için. Oğlum bayram geldi, nerede polis ve jandarma görürsen kaç, teslim ol."