Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, bakanlıkta düzenlenen yerli dizel motor üretimi toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Işık, "TÜBİTAK'ta usulsüz işe alım gerçekleştirdikleri ve terör örgütüne para topladıkları" iddiasına yönelik soruşturma kapsamında 16 kişinin gözaltına alınmasıyla ilgili soru üzerine, "Yargı darbesi girişimini hep birlikte gördük. Yetkisi olmayan bir mahkemenin iki hakiminin, nasıl kendi yetki ve sorumluluğunu aşarak, bu örgüt üyelerine yardım etmek için onları salıvermek, sonra da yurt dışına kaçışlarına imkan sağlamak için gayret ettiklerini gördük" diye konuştu.
TÜBİTAK'la ilişiği kesilen isimlerle ilgili adli soruşturma yürütüldüğünü belirten Işık, şunları kaydetti:
"Eğer suçsuzsanız niye yurt dışına kaçıyorsunuz? Gelin ifadenizi verin, aslanlar gibi kendinizi savunun, aklanın ve toplumda alnı açık, başı dik gezin. Bunların bir örgüt yapısı içinde hareket ettiğine dair hiçbir şüphe taşımıyoruz. Zaten göreve gelir gelmez yaptığımız incelemede, bir örgüt yapısı içinde TÜBİTAK'a eleman, araştırmacı alınıyor... Araştırmacı alınırken yapılması gereken mülakat TÜBİTAK içinde olmalı ama bunlar, mülakatı abileri vasıtasıyla yapıyorlar. Yani TÜBİTAK'ta amirler vasıtasıyla değil de abiler vasıtasıyla mülakat yapıyorlar. Veya bir bilimsel araştırma gemisinde, bilimsel araştırma dışında her şeyi yapıyorlar. Kendilerine o kadar fazla güvenmişler ki 'bu yanlış yaptığımız işlerin bir gün bizden hesabı sorulur' diye hiç akıllarına getirmemişler. Şimdi yargı bu soruşturmayı yürütüyor ve soruşturma sonucunda, suçsuz olanın aklanması, suçlu olanın da hakettiği cezayı alması bizim en önemli beklentimiz."
Işık, göreve gelir gelmez amirinden değil de abisinden talimat alanlarla yollarını ayırdıklarını dile getirerek, "Adalet sistemimiz, yanlış yapanın, yaptığı yanlışın tescili ve gerekli cezanın verilmesi konusunda da gereken çalışmayı yapmak durumunda, şu anda da yapılan bu. Bu soruşturmaların sonucunda, inşallah bir daha ülkemizde hiçbir yapının devlet içinde çöreklenip, devleti içten ele geçirmesine müsaade etmeyecek bir zeminin oluşmasını temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.
