Alınan bilgiye göre, Hatice K'nin eşi Selami K, 2011 yılında eşi adına kayıtlı 3 ayrı GSM hattı nedeniyle 18 liralık fatura borcuna icra takibi başlatıldığını öğrendi.
Bilgisi olmayan bu hatlar nedeniyle eşiyle tartışan ve boşanma aşamasına gelen Selami K, konuyu avukatı Volkan Böke'ye aktardı.
Avukatın yaptığı araştırma sonucunda hatların Hatice K'nin haberi olmadan açıldığı ortaya çıkarken, çifti kendilerini boşanma aşamasına getiren bu durumla ilgili cumhuriyet savcısına suç duyurusunda bulundu.
Soruşturma başlatan cumhuriyet savcısı da Hatice K'nin haberi olmadan adına GSM hattı açtığı iddia edilen bayi yetkilisi Abdullah S. hakkında "Özel belgede sahtecilik" suçundan Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açtı.
Sanık Abdullah S, mahkemede suçlamaları kabul etmeyerek, abone sözleşmesini ilgilisinin imzaladığını, kendilerinin düzenlemediğini iddia etti.
Hatice K. de bu olay nedeniyle çok mağdur olduğunu, eşine durumu anlatmakta zorlandığını belirterek, "Bu hatları kesinlikle çıkartmadım. Hiçbir şekilde iddia edilen şirket hattı kullanmadım." dedi.
Sözleşmeler üzerinde yapılan ekspertiz incelemesi sonucunda ise sözleşmelerdeki imzaların Hatice K'ye ait olmadığı saptandı.
Mahkeme hakimi, iletişim şirketi bayi yetkilisi Abdullah S'yi "özel belgede sahtecilik" suçundan 1 yıl 15 gün hapis cezasına mahkum etti. Sanığın daha önce suç işlememiş olması nedeniyle cezası ertelenip aldığı ceza süresince denetime tabi tutuldu.
TAZMİNAT DAVASI AÇILDI
Hatice K'nin avukatı, ceza davasının ardından hem bayi yetkilisi hem de GSM şirketi hakkında 2014 yılında 20 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
Davaya bakan mahkeme hakimi, "Davacının basit bir ödeme emrinin tebliğ işleminde bile aile yaşantısının da iş yeri ve çevresinde maddi ve manevi zarar doğuracak şekilde sosyal yaşamında, aile yaşantısında ve iş yaşamında olumsuzluklar yaşayabileceği, haksız tepki ve eleştirilere uğrayabileceği, ilişkilerinin bozulabileceği hayatın olağan gelişimi içinde sık rastlanan olaylardandır. Ceza mahkemesi kararı ile kesinleşmiş sahtecilik eylemlerinde her iki davalının da birbirinin bayilik ilişkileri, abonelik, abonelik sözleşmelerinin kurulumu ve yürütülüşünde denetim görevinin bulunuşu ve kar paylaşımı unsurları gözetildiğinde davacı zararından her iki davalının sorumlu olduğu görüş ve sonucuna varılmıştır." kararına vardı.
Hakim GSM şirketi ile bayisini 4 bin lira manevi tazminata mahkum etti. Karar geçen günlerde Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından da onanırken, mağdur yasal faiziyle birlikte toplam 6 bin 210 lira almaya hak kazandı.
"KARAR EMSAL OLACAK"
Hatice K'nin avukatı Volkar Böke, yaptığı açıklamada, hem ceza hem de tazminat davası kararlarının emsal olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Müvekkilim hakkında haksız olarak 3 icra takibi açılmıştı. İtiraz edip iletişim şirketi tarafından başlatılan icra takiplerini durdurduk. Şikayetçi olup şirket bayisi hakkında 'özel belgede sahtecilik' suçundan 1 yıl 15 gün hapis cezası verildi. Ardından, müvekkilimin bu elem ve ızdıraplarını gidermek amacıyla tazminat davası açtık. Mahkeme 4 bin lira manevi tazminata hükmetti.
Bu mahkeme kararları emsaldir. Aynı şekilde dolandırıcılık suçlarında caydırıcı olacaktır. Bu suçların önünün kesilmiş olacağı kanaatindeyim."