Hakan Albayrak'tan Numan Kurtulmuş'un Suriye yorumuna eleştiri
Hakan Albayrak, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un Suriye politikası konusunda yaptığı açıklamaları eleştirdi...

Oluşturma Tarihi: 2016-09-05 03:53:56

Güncelleme Tarihi: 2016-09-05 03:53:56

Karar Gazetesi yazarı Hakan Albayrak, bugünkü "Suriye politikasını eleştirenler, tam olarak ne demeye çalışıyor?" başlıklı yazısında Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un bir süre önce Suriye politikası konusunda yaptığı açıklamaların net olmaması nedeniye eleştirdi. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş mesela; tam olarak ne demeye çalışıyor? sorusunu yönelten Albayrak, "Numan Kurtulmuş ve benzerleri, AK Parti iktidarının vaktiyle Suriye için geçerli bir barış perspektifi geliştiremediğini iddia ediyorsalar, ya Erdoğan ve Davutoğlu'nun o dönemdeki mezkûr çabalarını görmezden geliyorlar veya Suriye diktatörü Beşşar Esed ile İranlı ağabeylerine Polyanna'nın baktığı gibi bakıyorlar. Sanki Esed, Hamaney, Kasım Süleymani dünyanın en makul ve mutedil beyefendileriydi de, geçerli bir barış perspektifi bizimkilerin kabalığı yüzünden geliştirilememişti!" dedi.

İşte Hakan Albayrak'ın yazısından bir bölüm:

Vallahi anlamadığım için soruyorum, polemik olsun diye değil:

Türkiye'nin bugüne kadarki Suriye politikasının yanlış olduğunu söyleyenler tam olarak neleri yanlış buluyorlar ve onlara göre doğru olup da yapılmayanlar tam olarak nelerdir?

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş mesela; tam olarak ne demeye çalışıyor?

Türkiye'nin bugün başına gelen birçok şeyin Suriye politikasından kaynaklandığı tespiti iyi hoş da, bundan tam olarak hangi neticeyi çıkarmamız gerekiyor?

“Ben bunu yıllardır söylüyorum” diyor Numan Kurtulmuş…

Tamam da, tam olarak nedir yıllardır söylediği?

Ardından gelecek cümleyi umut ve heyecanla bekliyoruz, ama gele gele şu cümle geliyor:

“Keşke zamanında geçerli bir barış perspektifi geliştirilebilseydi.”

(Bkz. Murat Yetkin'ın 18 Ağustos 2016 tarihli Hürriyet'te yer alan “Numan Kurtulmuş: Başımıza gelen birçok şey Suriye politikası sonucu” başlıklı yazısı)

***

Zamanında geçerli bir barış perspektifi geliştirilebilseydi çok iyi olurdu tabii.

Erdoğan, Davutoğlu, Fidan ve daha birçok devlet yetkilisi bu konuda elinden geleni yaptı.

Ankara-Şam-Tahran hattında aylar boyunca mekik dokudular geçerli bir barış perspektifi geliştirebilmek için.

Geçerli bir barış perspektifi ancak Suriye halkının köklü değişim talepleri göz önünde bulundurularak geliştirilebilirdi, fakat halk ayaklanmasının 1982'de Hama'da olduğu gibi bombardıman marifetiyle bastırılabileceğini zanneden Esed ve İranlı ağabeylerinin müstekbirane tutumları yüzünden Türkiye'nin bu yöndeki gayretleri boşa çıktı.

Bir vesile ile bizzat ben de görüştüm İranlı yetkililerle; ‘O isyancılar böcektir, ezer geçeriz' tavırlarına bizzat ben de şahit oldum.

***

Numan Kurtulmuş ve benzerleri, AK Parti iktidarının vaktiyle Suriye için geçerli bir barış perspektifi geliştiremediğini iddia ediyorsalar, ya Erdoğan ve Davutoğlu'nun o dönemdeki mezkûr çabalarını görmezden geliyorlar veya Suriye diktatörü Beşşar Esed ile İranlı ağabeylerine Polyanna'nın baktığı gibi bakıyorlar.

Sanki Esed, Hamaney, Kasım Süleymani dünyanın en makul ve mutedil beyefendileriydi de, geçerli bir barış perspektifi bizimkilerin kabalığı yüzünden geliştirilememişti!

Şebbiha ve Devrim Muhafızları geçerli bir barış perspektifi için bizimkilerin ağzına bakıyordu da, bizimkilerin ağzından doğru dürüst bir şey çıkmayınca Suriye'yi yakıp yıkmaya mecbur kalmıştılar sanki!

Bu mudur?

Değilse nedir?

“Geçerli bir barış perspektifi geliştirilemeyince Türkiye size göre tam olarak nasıl davranmalıydı?” sorusu da cevap bekliyor.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!