Hasip Kaplan'dan zehir zemberek sözler
Suruç'ta dün meydana gelen katliamda çoğu üniversite öğrencisi 32 kişi yaşamını yitirdi. HDP eski milletvekili Hasip Kaplan MHP ve AK Parti'yi topa tuttu.

Oluşturma Tarihi: 2015-07-21 12:22:43

Güncelleme Tarihi: 2015-07-21 12:22:43

Yaşanan gelişmeleri internethaber'e değerlendiren Hasip Kaplan, Başbakan'ın çağrısının samimi olmadığını, olay olduğu anda özel uçağına atlayıp oraya gitmesi gereken Cumhurbaşkanı ve Başbakanın olay yerine gitmediğini ve güvenlik zaafiyetinin üstünün örtülmeye çalışıldığını söyledi.

MHP lideri Devlet Bahçeli'yi de eleştiren Kaplan, "Yaptığı açıklamada orada ölen gençleri suçluyor, açıklamaları, ırkçı ve ötekileştiricidir" dedi.

'İSTİHBARAT VE GÜVENLİK ZAAFİYETİ'


''Yaşananların siyasi sorumlusu, istihbarat ve güvenlik zafiyetidir, hükümet bunun hesabını vermelidir. Hükümet, güvenlik ve istihbarat zaafından direkt sorumludur, bu saldırı Diyarbakır saldırısı ile birleştirildiğinde Suruç gibi sürekli gözetlenen ve istihbaratçıların, polisinin sayısının çok yüksek olduğu yerde böylesine bir saldırının yapılması son derece düşündürücüdür.

'SİYASİ SORUMLULUKTAN KURTULMA ÇABASI'

Daha önce Kobani'ye yapılan saldırının da o sınır hattı boyunca oradan lojistik destekle yapıldığı hususunda açık kanıtlar ortaya çıkmıştır. Şimdi bunun siyasi sorumluluğundan kurtulma çabası içine giren Başbakan, parti liderlerine "gelin birlikte kınayalım" diye çağrı yapıyor. Birlikte kınamayla çözülebilecek bir olay değil bu.
'
'MHP LİDERİNİN İFADESİ IRKÇIDIR'

MHP lideri de katliama uğrayan gençleri suçlamıştır. İfadesi, böyle bir acı karşısında da ırkçıdır ve ötekileştiricidir. Bununla neyin ortaklaşması sağlanacak.

'HDP'YE SALDIRIYORLAR'

Başbakan Ankara'da liderlerle her zaman görüşebilir, böylesine büyük bir olay olduğu zaman özel uçak altlarında, Cumhurbaşkanı anında gider, Başbakan anında gider, bunu yapmadılar şimdi bundan kurtulmanın çabası içindeler ve bunun içinde kendi havuz medyalarını kullanarak saldırgan bir tutum içinde HDP'ye saldırıyorlar.

'HAVUZ MEDYASI ÇİRKEFİ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ''

HDP Eş Başkanı "Güvenlik zzafı vardır, bütün parti teşkilatlarımız güvenlik içinde davransınlar" demiştir. Güvenlik içinde davranmak, gelen gideni kontrol etmek, her türlü meşru savunmayı yapmaktır, bu gayet doğaldır.

Bunu bile çarpıtıp, silahsızlanma olarak yansıtan havuz medyası çirkefiyle karşı karşıyayız. Bu çirkeflik, katliamı kutsayan IŞİD'ci bir anlayıştır. Bu Işid'ci anlayışı Türkiye'de mahkum etmeden bu katliamların sonu gelmez, bunu böyle görmek lazım.

'IŞİD'Cİ OLANLARIN TİMSAH GÖZYAŞLARI'

Bu kadar gözü kör, bu kadar zalim, bu kadar ışid'ci, bu kadar düşmanca yaklaşım içinde olanların "gelin birlikte kınayalım" diyerek timsah gözyaşı dökmesine gerek yok. Onlar, sorumluluk makamıdır.

'VALİ, EMNİYET MÜDÜRÜ GÖREVDEN ALINMALIDIR'

Türkiye'de emirlerinde 2 milyon silahlı güç var, bu kadar güçlü bir güçle 35 kişinin yaşamını yitirdiği saldırının olduğu yerde devlet güvenlik sağlayamıyorsa istihbarat çuvallamışsa, güvenlik güçleri ve partizan valiler görmezden geliyorsa ilk yapılacak iş Urfa Valisini, Emniyet Müdürünü görevden almaktır.

Orada anında müdahale etmektir. Hükümet hiç bir sorumluluk göstermeden, savcılıklarda açılan oruşturmalara gizlilik kararı alarak karartmaya çalışıyor, gerçeği halktan gizlemeye çalışıyor.

Burada adaleti de yönlendiren, soruşturmaları kapattıran bir zihniyetle karşı karşıyayız. Yani, bir katliam varsa, bu insanlığa karşı suçtur. 

'MELİS OLAĞANÜSTÜ TOPLANMALI'

Muhalefetin Meclis'i acil şekilde olağanüstü toplantıya çağırması gerekiyor. Böyle bir durumda Meclis'in tatil yapması kabul edilemez bir durumdur, derhal harekete geçilmesi gerekiyor. 

'İKTİDARIMI NASIL YARATIRIM HESABI'

Hükümet ne yapıyor, HDP'ye saldırıyor, HDP ile dayanışan STK'lara saldırıyor ve kara bir propagandayla havuz medyasını kullanıyor ve bunu bir kaosun içinden tek başıma iktidarımı nasıl yaratırım hesabına girerek, kan üzerinde, katliam üzerinden çirkin hesap yapıyor. 

'İLK İŞARETİ BAYRAMDA CUMHURBAŞKANI VERDİ'

Bunun işaretlerini ilk olarak bayramda yaptığı açıklamalarla Cumhurbaşkanı verdi, o açıklamalar kabul edilemez. Çözüm sürecine rağmen, Dolmabahçe mutabakatından haberi yokmuş gibi açıklamalar yapması kabul edilebilir değil. Her aşamasından haberi olan birinin bütün bunları reddetmesi normal bir şey değildir.

'IŞİD'İ PROTESTO ETMEK BİLE SUÇ'

IŞİD katliam yapıyor, bu katliam sonrasında önce TOMA'lar giderek insanları gazladılar. IŞİD katliamı protesto ediliyor, bu protestoyu yapanlara polis yine TOMA'larla ve gerçek mermilerle saldırıyor. 

IŞİD'i protesto etmenin bile suç olduğu bir ülke yarattılar. IŞİD vahşetinin, barbarlığının, tecavüzcülerinin korunduğu bir ülke. Türkiye dış politikada iflas etmiş, Ortadoğu bataklığına savrulmuş durumdadır. ''