Türkiye'nin belli bölgeleri var ki ekonomik sosyal ve kültürel özelliklerinden ziyade ev sahapliği yaptıkları "hayvan" isimleriyle hafızalarda çağrışım yapmaktadırlar.
Bu hayvanlar ulusal ve uluslararası alanda bu kentlerin de bir nevi "temsilcisi" olmuşlardır....
İşte hayvan isimleri ile tanınıp özdeşleşen bölgeler ve bunların profiline yönelik bazı bilgiler:
Karaman'ın koyununun ortaya çıkan oyunu
Karaman koyunu: İç Anadolu Bölgesi şehirlerimizden Karaman'ın ismini taşıyan, asıl özelliği kuyruklarının büyüklüğü olan Karaman koyunu akkaraman ve morkaraman olmak üzere iki türe ayrılıyor. Akkaraman İç Anadolu'da yetiştirilirken morkaraman Doğu Anadolu'da yetiştirilen türe denmekte.
"Karaman'ın koyunu sonradan çıkar oyunu" deyimi ile ilgili ise 2 rivayet var bunlar şöyle:
İlki: Karaman'ın kalesini kuşatan düşmanlar geceyi beklemeye başlar. O gece Karamanoğlu Beyliği'nin askerleri başka seferde. Kaleyi savunacak yeterli asker yok. Yaşlılar ve ileri gelenler kurutuluş yolu bulmaya çalışır. Bir çoban “Bakın der Karaman”da ne kadar koyun, koç varsa toplayalım boynuzlarına fenerler takıp bayır aşağı sürelim. Düşman, çok kalabalık olduğumuzu sanır, belki kuşatmayı kaldırır” der. Çobanın dediği yapılır. Boynuzları ışıklı sürü aşağı inmeye başlayınca düşman askerleri büyük bir ordunun üzerine geldiğini sanarak kaçar. Durum sonradan anlaşılınca iş işten geçmiştir.
Diğer rivayet:Karamanoğulları Beyliği Moğollarla sık savaş halinde. Moğollar Karaman Beyliği üzerine sefer düzenler. Bu sırada, Karamanoğulları Beyliği askerleri koyun postlarını üzerlerine giyerler ve bazıları boyunlarına çan takarak bir koyun sürüsü havasını verirler. Bu şekilde tam teçhizatlı olarak düşman üzerine doğru varırlar. Moğol askerleri akşam eğlencesinde olup, gelenin gerçek bir koyun sürüsü olduğunu zannederek aldırmaz. Gelen Karamanoğulları askerleri ayağa kalkıp, postları sıyırarak Moğol askerlerin bozguna uğratırlar. Moğol askerlerinden canını kurtaranlar memleketlerine vardıkları zaman “Karaman'ın Koyunu Sonra Çıkar Oyunu” demişlerdir.
Ankara keçileri tüm dünyada kaçış halinde
Ankara keçisi: Hazar Denizi'nin doğusundan Anadolu topraklarına getirilen Ankara keçisine tiftik keçisi de denmekte. İç Anadolu Bölgesi dışında Siirt, Mardin, Bitlis'te de yetişen Ankara keçisi dünyaya açılmış bir tür olarak günümüzde Rusya ya da Amerika'da da yetiştiriliyor. Keçinin ataları 13. yüzyılda Orta Asya'dan Anadolu'ya göçen Türkler tarafından, Hazar Denizi'nin doğusundan getirildi.İç Anadolu'nun iklim özelliklerine adapte olmuş ve zamanla Ankara'ya özgü bir hayvan halini almıştır. Ankara'nın bütün ilçelerinde yetiştirilmekte. Güney Afrika, Kanada, Yeni Zelanda, Arjantin ve Brezilya'da da yetiştiriliyor
Türkler kangalı yanından hiç eksik etmedi
Sivas kangalı: Türkler'in Orta Asya'dan göçerken yanında getirdiği ve adını Sivas'ın Kangal ilçesinden aldığı biliniyor. Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde “aslan kadar kuvvetli” sözüyle tanımlıyor. Kangal köpekleri genellikle çoban köpeği olarak nitelendirilirler ancak bekçi köpeği tanımına daha çok uyarlar. Zira diğer çoban köpeği türleri sürüyü korumaktan ziyade yönlendirme ve yönetmekte ustadırlar.Kangalların en geç 17. yüzyıldan itibaren Osmanlı sultanları tarafından üretilmiş ve samson olarak adlandırıldığı da bilgiler arasında.Kangal köpekleri en zor iklim ve çalışma şartlarında verilen görevi cani pahasına yerine getirirler. Bakım ve beslenme şartları diğer köpek ırklarına göre daha basit ve ekonomik olması neslinin devamını sağlamıştır.Osmanlı İmparatorluğu kurucularının bu köpeği beraberlerinde Anadolu'ya getirdikleri ve Osmanlının Avrupa'ya yayılmasıyla çoğu Avrupa Çoban Köpeğinin de bu ırktan türediği sanılıyor.
Van kedisinin İngiliz versiyonu
Van kedisi: Van kedilerinin illa ki farklı göz renklerine sahip olması gerekmiyor.Bir Van kedisinin göz rengi doğumundan 25 gün sonra netleşmeye başlıyor.Van kedisi ve Batı dünyasındaki Turkish Van farklı kediler. Turkish Van isimli kedi cinsi de iyi yüzücü ve göz renkleri üç çeşit. Aradaki farkın az çok anlaşılmaya başladığı günümüzde, safkan Van kedisi, Turkish Van'dan ayrılmak için Batı literatüründe de Türkçe olarak "Van kedisi" şeklinde anılmakta.
Türkiye'nin dağlık bölgelerinde beyaz, uzun tüylü kedilerin varlığı yüzyıllardır biliniyor. 1950'li yılların ortasında Türkiye'ye seyahat eden iki İngiliz, baş ve kuyruklarında kırmızı işaretler bulunan, ve Ankara kedileri olarak bilinen tüm kedilerden daha güçlü bir vücuda sahip beyaz kedilere rastlar. Daha sonra İngiltere'ye bu ırktan iki kedi götürüldü ve bunlar, ırkın Avrupa'da oluşturulmasında kullanılmıştır
Denizli horozu 25 saniye 3 tonda ötüyor
Denizli horozu: Uzun uzun öten horozlarıyla ünlü Denizli, bu süslü hayvana adını vermekte gecikmemiş ve Denizli horozlarının ünü şehrin sınırlarını çoktan aşmıştır. 20-25 saniye süresince ötebilen horozların sesleri davudi, ince ve kalın olmak üzere birbirinden farklı tondadır.Bazılarına göre Osmanlı imparatorluğu zamanında Arnavutluk'tan İstanbul'a getirilen uzun ötüşlü Berat Horozlarının Denizli'ye getirilmesi ve Denizli'deki yerli tavuklarla melezleşmesinden oluştuğu üretildiği söylenmekte ise de bu doğru değildir. Zira renk ve vücut yapısı bakımından aralarında hiç bir benzerlik yoktur. Denizli Horozu bu bölgedeki insanların eskiden beri uzun ötüşlü horozlara gösterdikleri özen sonucu kendiliğinden oluşmuş bir ırktır.