İha'nın haberine göre; Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası (BEM-BİR-SEN), Mehmet Akif Ersoy'un torunu Selma Argon'un kaleme aldığı kitabın da ismini taşıyan “Dedem Mehmet Akif Ersoy” isimli bir konferans düzenledi. Memur-Sen Genel Merkezi'nde düzenlenen konferansa Mehmet Akif'in torunu Selma Argon, gazeteci ve yazar Fatih Bayhan, Bem-Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay'ın yanı sıra dinleyiciler katıldı. Selma Argon yaptığı konuşmada, Almanya'nın Berlin kentinde 1915 yılından dedesi Mehmet Akif Ersoy'un Hintli Müslümanlara verdiği vaazların kayıtlarına ulaşıldığını belirterek, “İkinci Wilhelm tarafından Almanya'da Hintli Müslümanlara vaaz vermesi için çağrılmış. Hintli Müslümanlara halifelerine karşı savaştıklarını anlatmış. Ben onun ne dediğini anlamayacağım ama sesini duymak istiyorum” dedi.
“İstiklal Marşı'ndan para almadığı gün cebinde 2 lira varmış”
Dedesinin Konya'da isyan bastırmaya gönderildiğini de anlatan Argon, “Çocuklara boğazı yüzerek geçtiğini söylediğimde inanmıyorlar. Taş atmada birinciymiş. Kısmet giyip, güreş yaparmış. Halkalı Ziraat Mektebi'ni birinci bitirmiş. Dedem taklitçi olmamızı istememiş” diye konuştu.
Dedesinin yazdığı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin milli marşı olarak kabul edilen İstiklal Marşı'na da değinen Argon, “Kendisi İstiklal Marşı okunması sırasında utanıp dışarı çıkmış. İstiklal Marşı'ndan para almadığı gün cebinde 2 lira varmış. Arkadaşı ‘Şu parayı alsaydın da üzerimize pardösü alsaydık' demiş. Bunun üzerine arkadaşına küsmüş, konuşmamış. Çanakkale Savaşları'nın Türk milleti tarafından kazanılmasını Kuşçubaşı Eşref'ten duyduğunda donmuş, gözlerinden yaş gelmiş ve şükür namazı kılmış. Çanakkale Şiirleri'ni ahır gibi küçük bir yerde yazıp çıktıktan sonra ‘Artık ölebilirim Eşref' demiş. 63 yaşında ölürken ‘Ne mutlu ki bana peygamberimin yaşında ölüyorum' demiş” ifadelerini kullandı.
Atatürk'e düzenlenecek suikast nasıl ortaya çıktı?
Akif'in hayattaki tek torunu olan Argon, dedesinin Taceddin Dergahı'nda kaldığı sırada Çanakkale Savaşları'nda Türk milletine yardım etmek için Hintli bir Müslümanın geldiğini, sonrasında dedesinin bu kişinin İngiliz ajanı olduğu ve Atatürk'e suikast düzenlemek için gönderildiği bilgisinin yer aldığı bir mektup aldığını öğrendiklerini ifade etti.
Gazeteci ve yazar Fatih Bayhan ise, yaptığı araştırmalar sonucu Mehmet Akif Ersoy hakkında edindiği bilgileri paylaştı. Bayhan, zaman zaman gündeme gelen Mustafa Kemal Atatürk ile Mehmet Akif Ersoy üzerine kurulu kavgaların artık son bulması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
“Sinan Meydan'ın ‘Öteki Akif' isimli kitabını gördüm. Yayınevini aradım. ‘Bu adamı bulun da yayında konuşalım' dedim. Öteki beriki Akif yok. Akif bir tanedir. Kadir Mısıroğlu'nu Akif'in ailesi mahkemeye verdi. Mısıroğlu, ‘Akif İstiklal Marşı'na korkma diye başlamış peh' diyerek aşağıladığı için. Resulallah'ın Hz. Ebubekir'e verdiği teminattır, Akif'in ‘korkması.' Mustafa Kemal'e hakaret ederek bir yere varamayız. Mustafa Kemal, Milli Kurtuluş Savaşı'nın muzaffer komutanıdır. 90 yıl geçti bir tane adam çıkartamadıysak yazık bize. Mustafa Kemal Paşa, Osmanlı derin devletinin adamıdır.”
“Safahat benim başucu kitabım gibidir”
Bem-Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay ise, kendisinin olduğu yerlerde Safahat kitabının da varolduğunu kaydederek, “Safahat benim başaltı kitabım gibidir” dedi. Turbay, Safahat'ta küçük küçük yazıların bulunduğuna dikkat çekerek, gençlerin onları satır satır okuyarak damarlarında hissetmesi gerektiğini vurguladı. Akif'in her şiirinin ayrı tablo, her sözünün ayrı bir düstur olduğunun altını çizen Turbay, Akif için, “Bu toplumun çimentosunu oluşturacak bir dehadır” diye konuştu.