Ajansların haberine göre, Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 14 Temmuz 1982'de Kemal Pir, Hayri Durmuş, Ali Çiçek ve Akif Yılmaz'ın başlattığı ölüm orucunun yıl dönümü nedeniyle Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi 5 Nolu Cezaevi Koordinasyon Merkezi tarafından Sümerpark'ta sergi açıldı.
Sergi açılışında konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak, Diyarbakır Cezaevi'nde insanlık onurunu kurtarmak için direnenleri selamladığını belirtirek, "Bugün, vahşi işkencelere karşı yaşamlarını ortaya koyan kahramanların direnişlerinin başlangıç günüdür. Direnenler ve Kemal Pir'ler sayesinde Diyarbakır Cezaevi'ndeki işkenceciler yenilmiştir. Diyarbakır Cezaevi'nde vahşeti ve korku imparatorluğunu hakim kılmaya çalışarak tüm halkın teslim almaya çalışanlar yenilmiştir. 14 Temmuz kaderimizin değiştiği gündür. Bize kader diye dayatılan vahşetin ortadan kaldırılmasına yönelik en güçlü adımın atıldığı gündür. Bizler bugün bu ülkede sorunlarımızı çözecek bir iradeyi ortaya çıkarabildiysek, demokrasiden ve barıştan söz edebiliyorsak, bunun ilk adımı 14 Temmuz'da atılmıştır. Eğer o gün orada insanlık yenilseydi, bugün bunların hiçbirini konuşmuyor olacaktık" dedi.
Kışanak, 'Diyarbakır Cezaevi Müze Olsun' kampanyasını devam ettiğini ifade ederek, cezaevini bir insanlık müzesine dönüştürmek için çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Diyarbakır Cezaevi'nin dünyada en kötü üne sahip 10 cezaevinden biri olduğunu dile getiren Kışanak, "Diyarbakır Cezaevi halkın istemlerinin boğulmaya çalışıldığı ve insanlık onurunun ayaklar altına alındığı bir mekandır. Ama aynı zamanda insanlık değerleri ve özgürlük için mücadelenin ve direnişin en görkemli yaşandığı yerdir. Bu nedenle tüm insanlık, Türk ve Kürt halkı için Diyarbakır Cezaevi'nin çok özel bir yeri vardır. Tüm bu nedenlerle cezaevinin müze olması ve yüzleşmenin ancak müzeyle yaşanabileceğini ifade ediyoruz" diye konuştu.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Kışanak, "Bir daha asla" denilebilecek noktaya gelinmediğini de ifade ederek, "İşte bunun için Diyarbakır Cezaevi müze olmalıdır. Cezaevinin tüm koğuşları, odaları, koridorları ve işkence yapılan alanlar, kapılarını açmalıdır. Böylelikle tüm insanlık yaşananlarla yüzleşmelidir. Bizler cezaevinin müze olması için koordinasyon olarak çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Bugün açılan sergide müze çalışmasının bir aşamasıdır. Adalet Bakanlığı'na belediye olarak başvuruda bulunduk. Cezaevinin belediyeye devredilmesini talep ettik. Cezaevinin belediyeye devredilmesiyle kentteki sivil toplum kuruluşları ve halkla birlikte cezaevini müze yapacağız" dedi.