Kurtulmuş'tan Özgecan Aslan açıklaması
Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, Özgecan Aslan'ın katilinin cezaevinde öldürülmesiyle ilgili yaptığı açıklamada, 'Cezaevinde birisinin öldürülmüş olması, asla kabul edilemez' ifadesini kullandı.

Oluşturma Tarihi: 2016-04-11 18:22:56

Güncelleme Tarihi: 2016-04-11 18:22:56

Bakanlar Kurulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında Şanlıurfa'da bir araya geldi.

GAP Tarımsal Eğitim Merkezinde (GAPTEM) düzenlenen toplantı, saat 14.40'da başladı. Toplantı yaklaşık 3 saat sürdü.

Toplantının ardından kameralar karşısına geçen Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Gelen bir soru üzerine Özgecan Aslan'ın katilinin cezaevinde uğradığı saldırı sonrası öldürülmesine değinen Kurtulmuş, konunun Bakanlar Kurulu toplantısında gündeme geldiğini söyledi.

Kurtulmuş konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Bakanlar Kurulu'nda Özgacan'ın katilleriyle ilgili konu Adalet Bakanımız tarafından paylaşıldı. Özgecan'ın katili olan kişinin önce ağır yaralandığı sonra öldüğü bilgisi bize ulaştı. Babasının da yarasının ağır olduğu bilgisi var. 

Kim olursa olsun, cezaevinde birisinin öldürülmüş olması asla kabul edilemez. Burada kimin ne şekilde ihmali kusuru varsa ortaya çıkarılacaktır. Savcılık olaya el koymuştur, Adalet Bakanlığı da derhal bir müfettiş görevlendirmesi yaparak konunun soruşturulması, silah nasıl sokuldu, olay nasıl gerçekleştirildi, bunlar ortaya çıkarılacaktır."

Kurtulmuş'un açıklamalarından öne çıkan diğer başlıklar şöyle:

"İsrail ile anlaşma konusunda Türkiye 3 temel konuyu gündeme getirmiştir. Özür, ambargo ve Mavi Marmara şehitleri için tazminat ödenmesiydi. Bunlarla ilgili büyük oranda yol alındı. Ama hepsi yerine getirilmeden anlaşma olmayacağını ifade ettik. 

Suriye'deki gelişmelerin tamamı Türkiye'yi birebir ilgilendiriyor. Türkiye sınırının öte tarafındaki siyasi gelişmelere kayıtsız kalamaz. 

Suriye'de nasıl bir çözüm olacağının birinci derecede muhatabı Suriye halkının bizatihi kendisidir. Suriye halkının istemediği hiçbir çözüm, Suriye halkına zorla hiçbir masada dayatılamaz. Suriye'nin bundan sonraki siyasi geleceğinin ne olacağına bırakın da Suriye halkı kendisi karar versin.

Eğer uluslararası camia samimi olarak Suriye'de bir barış elde etmek istiyorsa Suriye halkının, bütün kesimleriyle, herkesin temsil edildiği bir demokratik sürecin önünü açsın. Hiç kimse, nasılsa eli zayıftır diyerek Suriye halkının istemediği bir görüşü, kabul etmeyeceği bir siyasi çözümü Suriye halkına dayatmaya kalkmasın.

Suriye halkının kabul etmediği adil ve kalıcı bir barış, masada kabul edilse bile uygulanabilir olmaz. Dolayısıyla uygulanabilir, kalıcı, adil bir barış Suriye halkı için bizim temennimizdir, duamızdır. Onun sağlanmasını dileriz.

Suriyeli mülteciler konusunda çok fazla spekülasyon var. Vatandaşlığa alınacaklarına dair. Suriyeli mültecilerin yerli halk sayılması söz konusu değil.

Suriye'de Türkmenler, Araplar, Nusayriler, Sünniler, Kürtler, Ezidiler, farklı bütün unsurlarıyla bu insanlar yüzlerce senedir burada yaşıyorlar. Kıyamete kadar da yaşasınlar ama birlikte barış içinde yaşasınlar. Hiçbiri, Suriye'nin içerisindeki bu politik dağınıklıktan istifade ederek kendi lehine, diğerlerinin aleyhine siyaset oluşturmaya kalkmasın. Bizim hassas olduğumuz nokta budur."