Diyanet İşleri Eski Başkanı ve İslâm Düşünce Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Ramazan boyunca Youtube üzerinden yaptığı derslerin sonuncusunda zor zamanlarda bayram ilmihali üzerine çok faydalı bilgiler paylaştı. Ramazanın bereketi ve bayramın coşkusundan bahseden Görmez, peygamber efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) döneminde kılınan bayram namazlarını anlatırken peygamberimizin bayram namazına gösterdiği önemi de hatırlattı.
Görmez dört mezhepte de cemaatle kılınması gerektiği belirtilen Bayram namazının bu yıl nasıl eda edileceği konusuna da değindi. Görmez şu ifadeleri kullandı:
Belki de ilk kez Bayram Namazını camide kılmıyoruz. Benzer uygulamalar bazı küçük şehirlerde, yerleşim birimlerinde, savaşlarda, zor zamanlarda olmuş olabilir. Ama ilk defa bütün İslam dünyası bayramı evde geçirecek ve camide kılamayacaktır. Çok istisnai bir durum yaşıyoruz. Bu zor ve zaruret zamanında Bayram namazı evde kılınır mı? Cemaat oluşmazsa münferiden kılınması mümkün müdür?
Yaşadığımız koronavirüs krizi yaşadığımız en istisnai bir zaman dilimidir. Benzeri, herhangi bir fıkıh kitabımızda mevcut değildir. Böyle zamanlarda İslam fıkhının zenginliği içinde farklı görüşlerden istifade etmek hem fıkhın hem usulün hem de hikmetin gereğidir.
Buna göre İslam'ın şeair olarak değerlendirdiği bayram namazının zaruret gereği her evde her ailede de kılınmasının mümkün olduğunu görebiliriz.
Usul ilminde geçen Fıkhu'l mealat'a göre özellikle bu gibi zor ve zaruret zamanlarında dini hayatımızın geleceğini dikkate alarak, gelecek nesilleri, onların idrakini dikkate alarak, toplumsal hayatımız açısından elde edilecek neticeleri dikkate alarak karar vermek ve o İslam fıkıh mekteplerinin genişliği içerisinde hareket etmek bir zarurettir.
Buna göre hayatımızın bu en istisnai bayram günümüzde camiyi, bayramı, bayram ibadetini evlerimize, hanelerimize taşıma zamanıdır.
Bunun örneğini Hz. Peygamber'in (s.a.v.) ashabında görüyoruz. Hayatının on yılını Resul-i Ekrem (s.a.v.) ile geçiren Enes bin Malik'in (r.a.) – İmam Buhari'nin genişçe anlattığı üzere ve hadis kitaplarının sıkça yer verdiği şekilde – ev halkı ve oğullarıyla birlikte cemaatle bayram namazı kıldığını biliyoruz.
Pek çok fıkıh mektebinde eğer bir insan yetişememişse kaçırmışsa bayram namazını evde münferiden kılabiliyor. Sahabeden günümüze, cumhur dediğimiz İslam bilginlerinin büyük çoğunluğu da aynı görüşte. Cuma namazı gibi değil, çünkü cumanın alternatifi olan öğlen namazı var. Ama bayram namazı kılınamadığı zaman onun bir alternatifi yok. Bugün İslam dünyasının kahir ekseriyeti bu konudaki fetvalara dayanarak bayram namazını evlerinde eda edeceklerini ifade ettiler.
Bayram namazı camilerde kılınmıyor diye böyle kıymetli bir zamanı uykuda geçirmek asla doğru olmaz. Bayram namazından kendimizi lütfen mahrum bırakmayalım.
Cemaat yapılacaksa evin erkeklerinden birisi imam olur, hanımefendilerin ve çocukların da iştirakiyle iki rekat bayram namazı kılınır. Bunda zor bir şey yoktur. Yine de cemaatle gerçekleştirilmezse münferiden de kılınır. Evde kılınan bayram namazında hutbe şartı yoktur. Dolayısıyla iki rekat namaz eda edilir ve aile içinde bayramlaşma başlar.
Öte yandan Diyanet İşler Başkanlığı'nın bayram namazı ile ilgili açıklaması şu şekilde;
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, yayımladığı görüntülü mesajında yarın idrak edilecek Ramazan Bayramı'nı kutladı.
Bayramların müminler için sevincin, coşkunun, muhabbetin en yoğun yaşandığı zamanlar olduğuna işaret eden Erbaş, bayram namazının da bu heyecanın başlangıcını oluşturduğunu vurguladı.
Kovid-19 nedeniyle zor ve hassas zamanların yaşandığına dikkati çeken Erbaş, alınan tedbirler kapsamında, camilerde bayram namazı kılınamayacağını hatırlattı. Ali Erbaş, İslam'a göre insan hayatının ve sağlığının her şeyden daha önemli ve öncelikli olduğunu dile getirdi. "Bayram namazı vaktinde minarelerden tekbir sesleri yükselecek"
Camilerden uzak kalmanın hüznünü azaltmak amacıyla bayramın ilk gününde ülke genelinde, her ilin bayram namazı vaktinde minarelerden tekbir seslerinin yükseleceğini bildiren Erbaş, kendisinin de Ankara'da bayram hutbesi irat edeceğini belirtti.
Bayram coşkusunun yaşanabilmesi için önceki bayramlarda olduğu gibi aile fertleriyle, çocuklarla beraber tüm hazırlıkların yapılabileceğini anlatan Erbaş, şunları kaydetti:
"Sabah namazının ardından güneşin yükseldiği bayram namazı vaktine kadar heyecanla, dualarla, zikirlerle bekleyelim. Bayram namazı vaktinde minarelerden okunan tekbirlere eşlik ederek bayram sevincine ve coşkusuna katılalım. Diyanet TV'nin ve birçok televizyon kanalının sabah 06.00'dan itibaren canlı yayınlayacağı bayram hutbesini dinleyelim. Dileyen evinde bayram namazını dileyen de nafile niyetiyle iki ya da dört rekat kuşluk namazı kılabilir. Böylece bayram namazı vaktinin bereketinden ve bayramın güzelliğinden ailemizle beraber en iyi şekilde istifade edelim. Bu bayramın hüzünlü gönüllerin sevince dönüşmesine vesile olmasını yüce Rabbimizden niyaz ediyorum."