2009 yılında Kahramanmaraş'ta yaşanan helikopter kazası sonucu BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve İHA muhabiri İsmail Güneş'in de aralarında bulunduğu 6 kişinin hayatını kaybetmesiyle başlayan davanın 7. duruşması Kahramanmaraş 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Duruşmaya BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Muhsin Yazıcıoğlu'nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, oğlu Furkan Yazıcıoğlu, ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu, kazada hayatını kaybeden Erhan Üstündağ'ın eşi Meryem Üstündağ, gazeteci İsmail Güneş'in eşi Yasemin Güneş, avukatlar ve birçok partili katıldı.
Müşteki avukatlarının zanlının tutuklanması talebi mahkeme başkanı tarafından reddedildi. Duruşmada Emniyet İstihbarat
Dairesi'ndeki C5 biriminden bahsedilmesi üzerine mahkeme başkanı "Benim bilgim yok ilk defa böyle bir birimi duyuyorum. Bunu da duyduk" dedi.
Avukatlar, bahse konu birimle ilgili İstanbul'da Hrant Dink'in ölümüne ilişkin davanın görüldüğü ve Muhsin Yazıcıoğlu'na ilişkin 69 adet dosya ve belgenin olduğunu belirterek bu dosyaların celbini istedi. Mahkeme başkanı da bahse konu talebi kabul etti.
Daha sonra ise mahkeme başkanı eksiklerin giderilmesi ve taleplerin yerine getirilmesi için davayı 11 Mart 2016 tarihine erteledi.
"YENİ ŞÜPHELİLERE ULAŞMAK ÜZEREYİZ"
Adliye çıkışı bir açıklama yapan Muhsin Yazıcıoğlu'nun avukatı Kemal Yavuz, davaya ilişkin yeni şüphelilere ulaşmak üzere olduklarını belirterek, C5 adında bir birimin olduğunu ve bu birimin 2008 yılından 2012 yılına kadar Muhsin Yazıcıoğlu ile ilgili belge topladığını kaydetti. Yavuz, "Biliyorsunuz bir süredir basında yer alan Emniyet İstihbarat Dairesi bünyesinde C5 adı altında bir birim var. Bu birimin Muhsin Yazıcıoğlu olayıyla ilgili olarak da 2008'den 2012'ye kadar belge topladığı bu topladığı belgelerde 69 adet dosya ve belgenin raporun olduğu ifade edildi. Onların mahkemeye celbini istedik. Yine Hrant Dink iddianamesinin de bu bağlamda bu dosyaya celbini talep ettik. Mahkeme bu konuda araştırma yapacak. İnşallah bu dosyada da yeni şüphelilere de ulaşmak üzereyiz bunu da ifade etmek isterim" dedi.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici de davanın bir yerlere çekilmek istendiğini ifade etti. Destici, "Bundan sonra herkes şunu bilsin ki bu dosya aydınlanana kadar biz bu işin takipçisi olacağız. Yılmadık yılmayacağız, asla bir endişeye kapılmayacağız. Sonuna kadar takipçisi olacağız. Bakın ilk bu hadise olduğunda Türkiye'de başka bir atmosfer vardı. Biliyorsunuz bir gizli tanık dedikodusuyla bu hadiseyi bir yerlere adres göstermeye çalıştılar. O süreç bitti sonra başka bir süreç başladı. Turpun büyüğü heybede diyerek başka bir adres gösterilmeye çalışıldı. O süreç bitti şimdi başka bir süreç başladı. Türkiye'de bu seferde sanki devlet içerisindeki bir takım bilgilere sahip olduğu için bu hadise gerçekleşti gibi bir algı operasyonu yürütüldü. Bakın şunu ifade ediyorum, herkes duysun ve bilsin ki biz bu sürecin bütün avukatlarla, ailelerle hepimiz buradayız ve bu sürecin istihbarı ya da siyasi süreç olmasına karşı çıktık. Bugün de aynı noktadayız aynı duyarlılıktayız. Hukuki süreç olarak tamamlanmasını takip ettik ve sonuna kadar da takip edeceğiz" ifadelerini kullandı.