Efsaneye göre, bir gün o kadar çok hayvan avlanıldı ki 50 kişilik bir gruba en az bir hafta yetecek kadardı. Bu hayvanların ne olduğu tam olarak bilinmiyor. Kısa bir süre sonra 90 kişiyle gelen Kızılderililer, İngilizleri tedirgin etmiş ancak sonra bu tedirginlik yersiz olmuştur. Kısa sürede Kızılderililer ile İngilizler kaynaşmış ve mükellef bir sofra hazırlamışlar. Yemeklerin bol olduğu bir sofrada yiyip, içip eğlenmişler. Bu şölenle birlikte barış sağlanmıştır. Sonrası Kızılderililer için hiç de iyi olmaz.
1863'te Abraham Lincoln bu günün “Şükran Günü” ulusal bayram olmasını dile getirdi. 1941 yılında her yıl Kasım ayının son perşembesi, Şükran Günü Olarak kutlanır. Yılbaşı sofrasında hindi bulunması hiçbir kültür ve inanışta ifade bulmuyor. Amerika'nın Keşfi öncesinde yabani olarak yaşamlarını sürdürüyorlardı. Burada yaşayan yerli halk mısır ekimi, hindi avcılığı gibi bazı bilgileri Amerikalılarla paylaştılar. Gelişen hindi avcılığı ve yetiştiriciliği, bu nedenle her yıl Kasım ayının son perşembesi Kızılderililere şükranlarını sunmak amacıyla İngilizler tarafından kutlanan şükran gününde, hindi yeniliyor ve aile bağları bu yemekle pekiştiriliyor.
Bu arada, Şükran Günü, binlerce kayıp veren Kızılderililer arasında Yas Günü olarak ilan edilmiştir.