Abdullah Öcalan'ın, "sürecin ve kazanımların çatışmalarla heba edilmemesi gerektiğini" söyledi.
HDP heyeti ve avukatlarıyla 5 Nisan'dan beri görüşemeyen Abdullah Öcalan'ın çözüm süreciyle ilgili ne düşündüğü, PKK saldırılarına ve askeri operasyonlara nasıl baktığı, sağlık durumu merak konusu oldu. Mesajları iletilemeyince süreçte tıkanma yaşanırken, Öcalan'ın öldüğüne dair spekülatif haberler de yayılmaya başlandı.
DEVLET HEYETİ GÖRÜŞÜYOR
PKK saldırıları ve HDP'nin tutumu nedeniyle Öcalan'ın HDP heyetiyle görüşmesine izin verilmiyor ancak devlet heyeti haftada bir kez Öcalan'la görüşüyor. Öcalan'ın sağlığının iyi olduğu belirtiliyor.
NE SÖYLÜYOR?
Öcalan, sürecin ve kazanımların çatışmayla heba edilmemesi gerektiğini ifade ediyor. HDP'nin 7 Haziran'da büyük başarı göstererek 80 vekille Meclis'te yer almasından memnun olan ve siyasi mücadele açısından önemli bir fırsat olduğunu söyleyen Öcalan, silahla değil, siyasi zeminde sorunların çözülmesi gerektiğini savunuyor.
"BAĞIMSIZ KÜRT DEVLETİ İSRAİL'E BENZER"
Öcalan, bağımsız bir Kürt devleti yerine, 'demokratik özerklik', 'halkların çatışması değil, kaynaşması', 'halkların özgürlüğü' gibi kavramlara kafa yoruyor; bağımsız bir Kürt devletinin İsrail'e benzeyeceğini ifade ediyor. Öcalan, "Bu durumda tecrit edilmiş, dışlanmış bir devlet yaşayamaz. Rahat bırakmazlar. Bu coğrafyadan kan ve gözyaşı eksik olmaz" diyor. Meseleye fayda ve sonuç odaklı yaklaşıyor.
HDP'NİN POZİSYONU
Kandil'in süreci bozan tutumu, HDP'yi zorda bırakıyor. Terörü açık ve sert şekilde kınayamayan HDP'ye ve siyasete daha fazla alan açılması için bazı şartların oluşması gerekiyor. Selahattin Demirtaş'ın mesajları iletmek üzere Kandil'e değil Brüksel'e gitmesi, seçmeni açısından doğru bir yaklaşım olarak okunuyor. Demirtaş'ın liderlik performansından ve popülaritesinden Kandil'in memnun olduğunu söylemek de güç.