Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyonda öldürüldüğü iddia edilen Sertiğ Polat'ın babası önemli açıklamalarda bulundu. Polat, "Bizi bazı şeylerle tehdit ettiler, hatta köylülerimize 'bu insanı öldürmeyene kadar rahatlamayacağız' diye söylemişler. 'Çünkü aramızda bir tek onu dininden vazgeçiremiyoruz' diyerek ölüm emrimi de vermiştiler" dedi.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre; Silvan ilçesindeki operasyonda öldürüldüğü iddia edilen Sertip Polat'ın babası, oğlunun PKK'dan ayrılmak istediği için infaz edildiğini söyledi. Baba Polat, "Terör örgütü PKK'nın oğlumu dininden vazgeçiremiyoruz" diyerek ölüm emrini verdiğini belirtti...
Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde hendek kazıp barikat kuran militanlara yönelik operasyonda öldürüldüğü iddia edilen Sertip Polat'ın, PKK tarafından infaz edildiği öne sürüldü.
Silvan'da oğlunun militanlarca öldürülüp Diyarbakır'ın Lice ilçesinde defnedildiğini savunan baba Nizam Polat, Silvan Cumhuriyet Başsavcılığına başvurarak oğlunun ölüm nedeninin belirlenmesi için otopsi yapılmasını istedi.
"DİNİNDEN VAZGEÇİREMEDİKLERİ İÇİN İNFAZ ETTİLER"
Baba Polat, yaptığı açıklamada, oğlunun inançlı biri olduğunu, ona namaz kılmayı ve Kur'an-ı Kerim okumayı öğrettiğini, gece namazlarını dahi hiçbir zaman terk etmeyen oğlunun camiye gittiğini söyledi.
"Ne yapıp edip beni kandırıp kendi inandıkları ideolojiye getiremediler. Bizi bazı şeylerle tehdit ettiler, hatta köylülerimize 'bu insanı öldürmeyene kadar rahatlamayacağız' diye söylemişler. 'Çünkü aramızda bir tek onu dininden vazgeçiremiyoruz' diyerek ölüm emrimi de vermiştiler" ifadesini kullanan Polat, oğlunun çevresinde ve okulunda herkes tarafından sevildiğini kaydetti.
"OĞLUMA ESRAR VERDİLER AKIL BIRAKMADILAR"
Öğretmeninin İslami terbiyesinden dolayı oğlunu çok sevdiğini anlatan Polat, şöyle devam etti:
"Bunlar benim baş eğmeyeceğimi anlayınca kalkıp çocuğumu tuzaklarla ve kızlarla kandırmaya çalıştılar, bu insanı evimizden çıkarttılar. Allah'a, Resul'üne ve bize düşman ettiler. Esrar verdiler. Akıl bırakmadılar. Gözleri kırmızı olurdu, bana saldırmaya çalışırdı. PKK onda akıl ve denge bırakmadı, bize karşı gelirdi. Bizi onun yanında kötü olarak gösterdiler, yanımda dahi konuşamazken öyle bir hale gelmişti ki bana karşı gelirdi. Hatta bir keresinde silahıyla eve beni öldürmeye gelmişti."
Polat, oğlunda son dönemlerde düzelme gördüğünü, pişmanlık duygusunun oluştuğunu anlatarak, örgütün oğluna ve kendilerine zulmettiğini dile getirdi.
Terör örgütünün oğlundan daha önce örgütten ayrılan bir kişiyi öldürmesini istediğini ancak oğlunun buna karşı çıktığını vurgulayan Polat, bundan dolayı oğlunun örgüt içerisinde hain ilan edildiğini dile getirdi.
Polat, örgütün, oğlunu, ailesine zarar vermekle tehdit ettiğine değinerek, çocuğunu örgütten kurtarmak için yoğun bir çaba harcadığını kaydetti.
"GERÇEĞİN ORTAYA ÇIKMASINI İSTEMİYORLAR"
Örgüt tarafından öldürülen oğlunun cenazesini alamadığını, örgütün oğlunun cenazesini Lice ilçesinde defnettiğini bildiren Polat, bu yolla gerçeğin ortaya çıkmasını önlemeye çalıştıklarını aktardı.
Polat, "Allah'ım biz bu halkın da artık uyanmasını ve bunların planlarından haberdar olmasını istiyoruz. Allah'ın hidayetine ve rızasına ulaşmayı istiyoruz. Biz düşmanlarımızın da azabı görmesini istemiyoruz, biz böyle insanlarız. İşçi insanlarız, mazlumuz. Kimseye zararımız da olmamıştır. Hamallık yapıyoruz, 3 gün çalışmazsak aç kalırız. Bizler onlar gibi değiliz. Namazsız, Allah tanımazlardan, Müslümanları öldürenlerden değiliz" ifadelerini kullandı.
"PİŞMAN OLUNCA HAİN İLAN EDİP ÖLDÜRDÜLER"
"PKK benim oğlumu dininden, imanından, eğitiminden, namusundan, kıblesinden ve evliliğinden etti. Tek umudumuz onun pişman olmasıydı ama onu hain ilan ediyorlar ve arkasından vurup öldürüyorlar" diyen Polat, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Biz onu öldürdüklerini duyduğumuzda kardeşimi oraya gönderdim. Sokağa çıkma yasağı da vardı, fakat daha orada bir çatışma yaşanmamıştı. Cenazemizi istedik, fakat vermediler. Eğer vermiş olsalardı, biz onu Silvan'da defnederdik. En azından annesi mezarı başına gidebilirdi. Bu da bizim için bir sabırdı, fakat bu zalimler oğlumun cenazesini vermedi. Onu Lice'de defnetti. Biz de bunun üzerine Silvan Cumhuriyet Başsavcılığına bir dilekçe ile başvurduk. Devletten beklentimiz bu konuda bize yardımcı olması. Lice'de defnedilen oğluma bir otopsi yapmasını istiyoruz. Oğlum Silvan'da öldürülüyor, nasıl oluyor da buradan Lice'ye hiçbir resmi işlem yapılmadan götürüyorlar. Bu konuda devletin bize yardımcı olmasını istiyoruz."