Onlar dünyanın en ücra köşesine su medeniyetini taşıyor
Dünyanın suya ihtiyaç duyulan bölgelerinde, tüm canlıların yaşamı için gerekli olan içme ve kullanma suyunu, sağlıklı ve güvenli bir şekilde sağlamak misyonuyla hareket eden ve Dünya Su Konseyi’ne Türkiye’den seçilen ilk sivil toplum kuruluşu olan, Uluslararası Su Kuyusu Yardım Derneği, Doğu Afrika Ülkesi olan Tanzanya’nın muhtelif bölgelerinde, yoğun bir şekilde, Su Çözüm Projelerini hayata geçirmeye ve bunların bakımını onarımını sürdürebilir olması noktasında, takip etmeye devam ediyor.

Oluşturma Tarihi: 2024-09-02 23:05:42

Güncelleme Tarihi: 2024-09-03 00:04:11

Haber: Ziya Gündüz

AFRİKA İÇİN SU DEMEK HERŞEY DEMEKTİR

Su dediğimizde aklımıza gelen ilk kıta Afrika Kıtası'dır. Afrikalı insanların, havaya ne kadar ihtiyaçları varsa, temiz su ya da bir o kadar ihtiyaçları vardır. Temiz su demek, medeniyet demektir. Temiz su demek, sağlık demektir. Temiz su demek, hayat demektir. Su Kuyusu Derneği, yaptığı nitelikli Su Çözüm Projeleri, derin sondaj kuyuları, betondan yapılan su depoları ve Selçuklu Mimarisi Su Çeşmeleri ile Tanzanyalı insanların kalbine, aklına ve hayatına dokunuyor.

EN KURAK BÖLGE SİNGİDA

Uzmanların ortaya koyduğu verilere göre, Tanzanya'nın en susuz bölgesi Singida'dır. Bu bölgenin Kaselya köyünde yaşayan ve genetik bir hastalık olan albino hastası Rehama Rashid'in hikayesinden esinlenen dernek yöneticileri yıllar önce bölgeye geldiler. Dernek yetkilileri, köyde ki su sorununu yerinde görerek, Kaselya köyünde Su Çözüm Projeleri ile derin sondaj kuyusu, betondan yapılan su deposu ve Selçuklu Mimarisi Su Çeşmeleri yaparak, Kaselya köyüne umut oldular. Köyün muhtelif yerlerine şebekeler çekerek, çeşme yapan dernek, köy de yaşayan insanların ihtiyaçları olan suyu rahat bir şekilde almalarını sağladı. Uluslararası Su Kuyusu Derneği, hangi projeyi hayata geçirmişse, mutlaka takibini yapmaktadır.

BİZ TÜRKİYE'DEN HEP İYİLİK GÖRDÜK

Eşi tarafından terk edilen 4 çocuk annesi Rehama Rashid, yaptığı açıklamada, kendisinin bir albino hastası olduğunu, bunun için güneşten çok etkilendiğini dile getirerek, Su Kuyusu Derneği, buraya gelmeden önce yaklaşık olarak evlerinden 2 km uzak bir yerden, başının üstünde evine su taşıdığını, bu sırada yüzünde yaraların oluştuğunu ve gözünden sorun yaşadığını bundan dolayı çok büyük zorluklar yaşadığını ifade etti.

Rehama Rashid, konuşmasının devamında, “Türkler buraya gelmeden önce su konusunda çok büyük sorunlar yaşıyorduk. Biz Türkiye'den hep iyilik gördük. Türkiye yönetimine, dernek yönetimine, buralarda açılan Su Çözüm Projeleri için bağışta bulunan herkese çok teşekkür ediyorum. Ben sizlere bunun için her zaman dua ediyorum” dedi.

TEMİZ SU TEMİZ GELECEK DEMEK

Derneğin Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Ali Aydın, Kaselya köyünde yaptığı konuşmada, “Temiz su, temiz gelecek demek. Hiçbir insan, hiçbir can, temiz sudan mahrum kalmasın diye dünyanın her bir tarafında etkin sürdürülebilir ve erişilebilir su kuyuları açıyor, Su Çözüm Projeleri yapıyoruz. Çünkü su insanın ortak kullanımına verilmiş en değerli hazinedir. Temiz suya erişim insanın en kutsal hakkıdır. Hayata can katan, hayatın anlamı olan suyumuzu korumak ve sahip çıkmak insanın en onurlu görevidir. Biz Uluslararası Su Kuyusu Yardım Derneği olarak, kadim geleneğimizin ve Türkiye'mizin su kültürünü, su medeniyetini dünyanın en ücra köşelerine kadar taşıyor, su barışana katkı sağlıyoruz. Çünkü bizim için bağışçımızın en küçük bağışı da yeryüzüne inen bir damla su da çok kıymetlidir. Bu sebeple biz Afrika'nın her bir bölgesine jeolojik - jeofizik etütler uyguluyoruz, topografik ölçümler yapıyoruz. Yer altı ve yer üstü sularını inceliyoruz. Ona göre bölgenin ihtiyaç ve taleplerine göre su çözüm projeleri üretiyoruz” açıklamasında bulundu.

EMANET BİLİNCİ İLE HAREKET

Dünyada iyilik yapmanın, iyiliğe vesile olmanın ne kadar önemli olduğuna değinen Hacı Ali Aydın, “Tanzanya'da biz Su Çözüm Projeleri üretirken, Kaselya'da insanların taleplerini ölçerken, insanlarla görüşürken, Rehama Rashid ile karşılaştık. Rehama, Tanzanya'da yaşayan bir albino hastası. Tanzanya'da albino hastaları çok büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Bunlar güneşe çıkamazlar. Su taşıyamazlar. Çünkü güneşe maruz kalan vücutları yara olur. Biz ekip olarak, teknik ekiple beraber bir yola çıktık. Kaselya'da bir su kuyusu açtık. 200 metrelere kadar derinden sular aldık. Bir günde 40 metreküp olan kuyular açtık. Devasa depolar yaptık. 6 km şebeke döşedik. 6 tane çeşme yaptık. Rehama'nın evinin yanına, Rehama'nın adına çeşme koyarak, Rehama Rashid adını ve kendisini Kaselya'da yaşatmak istedik. Bu vesileyle bizler büyük bir emanet taşıdığımızın farkındayız. Bu emanet bilinci ile yaptığımız her işi, doğru bir şekilde yapmaya çalışıyoruz” ifadesini kullandı.