AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, Sur ilçesindeki 'terör' mağduru ailelere dağıtılmak üzere gönderilen yardım tırlarının bulunduğu Urfakapı semtinde gazetecilere yaptığı açıklamada, kadim Diyarbakır'ın barışın ve kardeşliğin şehri olduğunu söyledi.
Güvenlik ve sokağa çıkma yasağı nedeniyle bazı insanların yaşadıkları mahalli terk ettiğini belirten Özdağ, Sur ilçesinde çatışmaların sürdüğünü, ilçede yaşayan 23 bin kişiden 20 bininin başka şehirlere taşındığını öğrendiklerini belirtti.
Özdağ, "Buradaki kardeşlerimize devlet zaten yardım yapıyor. Biz kardeşiz, bin yıldır İslam'ın çocuklarıyız, Türk'üyle, Arab'ıyla, Türkmen'iyle. Malazgirt'ten bugüne Hz. Muhammed'in ümmetiyiz. Diyarbakırlılar birbirine zaten yardımcı oluyor. Biz de AK Parti olarak 5 ilimizi görevlendirdik. Konya, Kocaeli, Manisa, Antalya, Bursa teşkilatımız olmak üzere 5 ilden tırlar geldi. Bir kısmı Beytüşşebap'a, bir kısmı Cizre'ye, bir kısmı Silopi'ye, bir kısmı Dargeçit'e bir kısmı da Sur'a geldi" diye konuştu.
Bir tırın da yolda olduğunu bildiren Özdağ, tırlarda battaniye, havlu, mutfak malzemesi, elektrikli battaniye, kuru bakliyat, çocuk maması, çocuk bezi olan yaklaşık 20 bin koliyle çocuklar için oyuncaklar da bulunduğunu bildirdi.
"Beraber yaşamak, birlikte yaşama iradesini sergilemek istiyoruz"
Özdağ, devlet olarak bütün Türkiye'yi kardeş kabul ettiklerini aktararak, insanların dağa çıkmalarını ve ölümlerin olmasını istemediklerini anlattı.
Bütün siyasal teorilerde ve demokrasilerde zor kullanma hakkının devlete ait olduğuna dikkati çeken Özdağ, "Onun haricinde kimin elinde silah varsa o silahı hukuk çerçevesinde almak, devletin görevidir. Beraber yaşamak, birlikte yaşama iradesini sergilemek istiyoruz. Bütün Türkiye'de herkes kardeştir, vatandaştır. Türkiye, son zamanlarda özgürlüklerin alanını genişletiyor. Bireysel özgürlük alanını genişletiyor, herkes kendi dilini öğreniyor. Asimilasyon yok, inkar politikası ortadan kaldırılmış vaziyette" diye konuştu.
Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da birlikte yaşanacağını söyleyen Özdağ, şunları kaydetti:
"Bunu yaparken de insan hak ve özgürlüklerine mutlaka ve mutlaka riayet edeceğiz. Bu olaylar bir hafta, 10 gün içerisinde bitecek. Bittikten sonra da yeniden restore edilecek ve kardeşlerimizin, vatandaşlarımızın da tüm zararları devlet tarafından tazmin edilecek. Bu güzel şehri birlikte daha güzelleştireceğiz inşallah. Gelenler arasında Arap, Kürt, Türkmen, Çerkez, Gürcü ve Arnavut kökenli milletvekilimiz var. Biz Türkiye'yiz, imparatorluk bakiyesinin çocukları böyledirler. Son vatan burası, son liman burası. Son limana hep beraber sahip çıkalım. Hep beraber Hz. Muhammed'in ümmeti olduğumuzu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin de birinci sınıf vatandaşı olduğumuzu hep beraber haykıralım Batı dünyasına."