İŞTE SELVİ'NİN YAZISI;
Paralel yapı, ulusal güvenlik sistemine yönelik tehdit olarak, ”Kırmızı Kitap”ta yer aldı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ”Kırmızı Kitap'ta legal görünümlü illegal yapılanmalar yer aldı” diye buna açıklık getirdi.
Paralel yapının Milli Siyaset Belgesi'nde hangi konseptte yer aldığını aktarmak istiyorum ama Kırmızı Kitap'ın görüşülüp kabul edildiği 27 Nisan tarihli toplantıdan bazı bilgileri paylaşmak istiyorum.
MGK toplantısının başında Başbakanlık Müsteşarı Kemal Madenoğlu, paralel yapıyla mücadele kapsamında bakanlıkların yaptığı çalışmalar hakkında kurul üyelerine bilgi veriyor. Paralel yapıya mensup olduğu tespit edilen kamu görevlileri ve bunlarla mücadeleye ilişkin açıklamalar yapıyor.
Sonra Kırmızı Kitap'ta paralel yapıyla ilgili bölüm okunup, tartışmaya açılıyor. Bu arada Kırmızı Kitap'la ilgili bilgiler vermek istiyorum.
Kırmızı Kitap Bakanlar Kurulu'nda görüşülüyor ve son şekli veriliyor ama bakanlıklarda müsteşarlara zimmetleniyor. Yani devlet, siyasi bir görev olduğu için bakanı değil, en üst düzey bürokratik görev olan müsteşarı daha güvenilir buluyor. O nedenle Bakanlar Kırmızı Kitap'ı incelemek istediklerinde müsteşar getiriyor, okuyup, geri veriyorlar.
Şimdi sıkı durun. Kırmızı Kitap 2010 yılına kadar asker tarafından hazırlanıyor, MGK'da konuşulduktan sonra Bakanlar Kurulu tarafından onaylanıyordu. 2010 yılı, Türkiye'nin 12 Eylül referandumunu yapıp, yüzde 58'le Anayasa değişikliğini kabul ettiği yıl. İrtica iç tehdit olmaktan ilk kez 2010 yılında çıkarılıyor. Anlıyoruz ki, Kırmızı Kitap açısından da bir dönüm noktası olmuş. Çünkü 2010 yılından bu yana Kırmızı Kitap'ı asker değil, siyasi irade hazırlıyor.
Tekrar Kırmızı Kitap'a döndüğümüzde paralel yapıyla ilgili, ”Legal görünümlü illegal yapılanma” tanımı, iç siyasetle ilgili bölümde yer alıyor. Tam adı, Paralel Devlet Yapılanması(PDY).
Bu aşamada Kırmızı Kitap'la ilgili birkaç ayrıntıyı paylaşmak istiyorum.
Kırmızı Kitap üç bölümden oluşuyor.
1-İç siyaset
2-Dış siyaset
3-Savunma siyaseti
Daha önce tamamı asker tarafından hazırlanıp, sivil hükümetler tarafından noktasına, virgülüne dokunulmadan kabul edilen Kırmızı Kitap'ın iç siyaset bölümünü, İçişleri Bakanlığı hazırlıyor. Tabii ilgili bakanlık ve birimlerle görüşmek suretiyle.
Dış siyaseti ise Dışişleri Bakanlığı yazıyor. Diğer bakanlıklarla koordine ederek.
Savunma siyasetini ise askerler hazırlıyor. Savunma siyasetine uygun olarak TÜMAS yani Türkiye'nin Milli Askeri Stratejisi Genelkurmay tarafından hazırlanıyor.
1998 yılında Kırmızı Kitap'ta yapılan değişiklikle irtica bir numaralı tehdit olarak kabul edildiği için TÜMAS'a da girmişti. Aslında Türkiye'nin savunma stratejisinin belirlendiği TÜMAS'ta irticanın tehdit olarak yer almasının anlamı yoktu ama 28 Şubat şartlarını düşündüğümüzde neredeyse dağa taşa irticayla mücadele yazılacaktı. Kırmızı Kitap'ta olmuş çok mu? Tam bir cinnet haliydi.
Paralel tehdit yeni kabul edilen Kırmızı Kitap'a girdi ama askerleri ilgilendiren bölümde yani TÜMAS'ta var mı? Edindiğim bilgiye göre, yok. TÜMAS sadece milli, askeri stratejiden oluşmuş, paralel yapı ayrıca buraya da bir tehdit olarak alınmamış.
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ