Avrupa Kardiyoloji Derneği Eğitim Komitesi Üyesi ve Amerikan Kardiyoloji Koleji Kalp Çarpıntıları Liderlik Konseyi Üyesi Prof. Dr. Bülent Görenek, kalp hastalarının oruç tutup tutmama konusunda karar vermeden önce mutlaka doktorlarıyla görüşmeleri gerektiğini söyledi.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı da olan Prof. Dr. Görenek,yaptığı açıklamada, ramazan ayının başlamasına az bir zaman kaldığını belirterek, "Kalp hastaları doktorlarıyla görüştükten sonra oruç tutmaya ya da tutmamaya karar vermeli. Ancak bazı hastaların kalp rahatsızlıkları, önemsiz ya da başlangıç safhasında olabiliyor. Örneğin çok hafif ya da minimal kapak yetmezliği olan bir hastaya hemen 'oruç tutman uygun değildir' demek doğru olmaz"ifadesini kullandı.
Kalp hastalıklarının çok çeşitli olduğunu ifade eden Görenek, şöyle konuştu:
"Kalp hastalığı ifadesi aslında çok geniş bir ifadedir. Koroner kalp hastalıkları, kalp krizleri, kapak hastalıkları, doğumsal rahatsızlıklar, kalp çarpıntıları, kalp yetersizlikleri hepsi 'kalp hastalıkları' olarak değerlendirilmektedir. Bazı kalp hastalıklarında oruç tutmak kesinlikle doğru değildir. Çünkü vücudumuzun su dengesi ve metabolizması bozulmakta, düzenli beslenme alışkanlığımız kaybolabilmektedir.
Kalp krizi geçirmiş, ciddi kalp yetersizliği bulunan, tansiyonu kontrol altında olmayan hastalara oruç tutmayı önermiyoruz. Bugünlerde pek çok hastamız bize 'oruç tutmamda bir mahsur var mı?' diye başvuruyor. Açıkçası her hastayı kendi hastalığı çerçevesinde değerlendirmek ve ona göre fikrimizi hastamıza bildirmek durumundayız."
Kalp hastalıklarıyla ilgili öneride bulunacak kişinin hastanın hekimi olduğunu anlatan Görenek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şunu da unutmamak gerekir. Bizim hekim olarak görevimiz, hastalarımıza en doğru bilgiyi sunmak, karşılaşabileceği riskleri anlatmaktır. Bunları hastamıza ifade ettikten sonra tabii ki oruç tutup tutmama kararını verecek olan hastanın kendisidir. Ancak genel olarak belirgin kalp hastalığı olan hastalarımıza oruç tutmalarını önermiyoruz."
Prof. Dr. Görenek, oruç tutan sağlıklı kişilerin de ramazan ayında beslenmelerine dikkat etmesi gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
" Ramazan ayında bazen iftarda fazla yemek yiyoruz ve genellikle de karbonhidratlara, tatlılara, kırmızı ete yöneliyoruz. Halbuki bunun böyle olmaması gereklidir. Nasıl kiramazan ayı dışında sebze, kırmızı et, beyaz et, balık, hamur işleri ve meyve arasında bir denge kuruyorsak, bunu aynen ramazan ayında da devam ettirmeliyiz. İftarda da yemeklere fazla yüklenmemek, daha az kalorili yiyecekler tüketmek gereklidir."