AA'nın haberine göre, PKK'nın Hakkari ve Iğdır'daki saldırılarının ardından birçok ilde yaşanan gerginlik, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu olmak üzere siyasi parti liderleri ile bazı sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yaptığı itidal çağrılarıyla sakinledi.
PKK'nın saldırıları sonucu Hakkari'de 16 askerin ve Iğdır'da 13 polisin şehit olmasının ardından ülke genelinde terör eylemlerine karşı tepkisini ortaya koyan vatandaşlar, birçok ilde gösteri düzenledi.
Söz konusu eylemler sırasında zaman zaman HDP il ve ilçe binalarını da tahrip eden göstericiler, parti tabelalarını indirip binalara Türk bayrakları astı.
Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu olmak üzere siyasi parti liderleri ile bazı sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yaşanan gerginliğe karşı yaptığı itidal çağrıları ise olumlu sonuç verdi. Vatandaşların bir süre devam eden eylemleri ile şehirlerde yaşanan gerginlikler, yapılan açıklamaların ardından sakinledi.
"Vatandaşlarımızdan sağduyularını muhafaza etmelerini rica ediyorum"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütünün yurtiçindeki yapılanması konusunda önemli çalışmalar yürütüldüğüne değinerek, "Güvenlik güçlerimizin ve adalet teşkilatımızın çalışmalarıyla bu yapı da çökertilecektir. Şehitlerimizin acıları yüreklerimizi dağladığı kadar, bize yürüttüğümüz mücadelede çok büyük bir güç de veriyor. Onların ruhlarının muazzep olmasına (azap çekmesine) asla izin vermedik, vermeyeceğiz. Vatandaşlarımızdan sağduyularını, metanetlerini muhafaza etmelerini özellikle rica ediyorum" diye konuştu.
Verilen mücadelenin sadece ve sadece terörizme ve teröriste karşı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, ekmeğinin peşinde olan, terörle, teröristle hiçbir ilişkisi olmayan herhangi bir vatandaşın zarar görmesinin kendilerini en az şehitler kadar üzüntüye boğacağını dile getirdi.
Erdoğan, "Vatandaş olarak güvenlik güçlerimize yardımcı olarak, hukukun işlemesine katkı sağlayarak, tahriklere, provokasyonlara asla gelmeyerek üzerimize düşenleri yerine getirmiş oluruz diye düşünüyorum. Bunun dışındaki her yol ve yöntemin birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize yönelik bir saldırı olduğunu asla unutmamalıyız" diye konuştu.
"Terörün amacı, kardeşler arasına fitne sokmaktır"
Başbakan Davutoğlu da sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki hesabından yaptığı açıklamada, Van'da şehitler için cenaze törenine katıldığını anımsatarak, al bayrağa sarılı evlatların Türkçe, Kürtçe, Arapça ağıtlarla ebediyete uğurlandığını belirtti.
Davutoğlu, "Van'da bir kez daha milletimizin bütün fertlerinin aynı kararlılıkla teröre karşı omuz omuza durduğunu müşahede ettim. Teröre karşı yürüttüğümüz ortak mücadele kardeşlik bağlarımızı daha da güçlendirmektedir" yorumunu yaptı.
Halka seslenen Davutoğlu, "Terörün amacı bizim bu sarsılmaz kardeşlik bağlarımızı zedelemek, kardeşler arasına fitne sokmaktır. Başta basın kuruluşları olmak üzere, siyasi parti merkezleri ve sivil vatandaşlarımızın mülklerine zarar vermek kabul edilemez. Terörün cezasını hukuk çerçevesinde güvenlik güçlerimiz ve yargı verecek. Kimse kendisini kanunun yerine koymamalıdır" ifadelerini kullandı.
Yüreği vatan sevgisiyle dolu tüm vatandaşları sükunete, kucaklaşmaya ve devletine güvenmeye davet eden Davutoğlu, "Hukuk çerçevesinde yürüttüğümüz operasyonları büyük bir kararlılıkla devam ettirirken, kardeş kavgasına da müsaade etmeyeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.
"Yürüyüşlerin demokratik sınırlarda kalması elzemdir"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yaptığı yazılı açıklamada, yaşanan terör saldırılarını kınayarak, şunları kaydetti:
"Önemle dikkat lazımdır ki bir kıvılcım Türkiye'nin yanmasına, iç kargaşaya çakılmasına yetecektir. Türk-Kürt düşmanlığı için provokasyon yapan, fırsat kollayan, ortam yoklayan mihrakların kurguladıkları oyunlara düşmemek, yazdıkları senaryolara alet olmamak asıldır. Bu hususta milliyetçi-ülkücü hareket titizlikle davranacak, karanlık mahfiller tarafından organize edilen anonim kalabalıkların dümen suyuna girmeyecektir. İçimiz alev alsa da parti binalarının taşlanmasından boyut ve yönü karmakarışık eylemlere kadar Türkiye'nin aleyhine olan gelişmeler hızla tırmanabilecektir."
Bahçeli, masum ve son derece makul şekilde gerçekleşen teröre lanet yürüyüşlerinin demokratik sınırlarda kalmasının elzem olduğuna dikkati çekti.
"Tam bir sağduyu ile hareket edilmelidir"
CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin ile Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl de CHP il ve ilçe başkanlıklarına gönderilmek üzere bir genelge yayımladı.
Türkiye'nin birlik ve bütünlüğüne yönelen terör eylemleriyle huzur ortamını sarsan toplumsal olayların, ortak geleceğe ilişkin kaygıları artırdığı belirtilen genelgede, şu ifadeler yer aldı:
"Terörün boyutu, verdiğimiz kayıplar ve içinde bulunduğumuz tablo her geçen gün ağırlaşmaktadır. Bu tablo karşısında Cumhuriyet Halk Partisi'ne ve onun cefakar örgütlerine büyük sorumluluk ve görev düşmektedir. Bu dönemde, örgütlerimiz her zamanki gibi 'önce Türkiye' diyen bir anlayış ile çalışmalarını sürdürmelidir. Bu anlamda yaşanan acıların herhangi bir provokasyona yol açmasına izin verilmemelidir. Tam bir sağduyu ile hareket edilmelidir."
İnsanları birbirinden ayıran ve toplumsal barışı sarsan her türlü anlayışa karşı duruşlarını aynen sürdürecekleri bildirilen genelgede, "Nefret söylemi içeren hiçbir toplumsal olaya müsaade edilmeyecektir. Örgütlerimizin ülkemize karşı tarihi sorumluluğu, bütün tahriklere rağmen aklın ve barışın sesi olarak yerine getirilecektir" değerlendirmesinde bulunuldu.
STK'lardan sağduyu çağrısı
Birçok kentte faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve kanaat önderleri de terör olayları nedeniyle vatandaşlara sağduyu çağrısında bulunarak, kardeşlik vurgusu yaptı.