Hürriyet'in haberine göre, Pazartesi günü Genelkurmay Karargahı'nda başlayacak olan toplantıya Davutoğlu'nun yanı sıra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Abdullah Atay ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile diğer YAŞ üyesi komutanlar katılacak.
Toplantıda terfi sırasında bulunan albay, general ve amirallerin bir üst rütbeye yükseltilmesi, emeklilik işlemleri ve disiplin konularının görüşülmesi bekleniyor. Şura kararları Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın onayına sunulduktan sonra kamuoyuna açıklanacak.
KOMUTA KADEMESİ DEĞİŞİYOR
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Deniz Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Bülent Bostanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Abdullah Atay'ın görev süresi bu şura ile sona eriyor. Ancak Deniz Kuvvetleri Komutanı ve Hava Kuvvetleri Komutanının görev sürelerinin TSK Personel Kanunu çerçevesinde bir yıl daha uzatılması imkanı bulunuyor ve YAŞ sırasında bu yönde bir karar alınabilir.
Ancak bu hafta içinde veda ziyaretlerine de başlayan ve dört yıllık görev süresinin sonuna gelen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in emekli olacağı YAŞ'ta teamüller gereği Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar'ın genelkurmay başkanlığına atanmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Akar atanması halinde 2019'a kadar bu görevde kalacak.
Akar'dan boşalacak Kara Kuvvetleri Komutanlığı için, Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak ve Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in isimleri geçiyor.
Görev süresi sona erdiği için emekli olacak Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Abdullah Atay'ın yerine ise orgeneralliğinin dördüncü yılına giren Ege Ordu Komutanı Orgeneral Galip Mendi'nin getirilmesi bekleniyor.
Bilkent Üniversitesi'nde güvenlik politikaları alanında araştırmalar yapan Metin Gürcan, "7 Haziran seçimlerinden sonra siyasi belirsizlik süreci devam ediyor, PKK ve IŞİD'e yönelik çatışmalar var, güvenlikçi yaklaşımlar güç kazanmış ve başkanlık sistemi tartışmaları hâlâ ülke gündeminden düşmemiş durumda. Normal demokrasilerde general terfileri çok da önemli değildir ama Türkiye gibi bu ülkede bu gelişmelerden sonra YAŞ önemli" diyerek toplantının önemine dikkat çekti.
Türkiye önce Suruç'ta IŞİD ile bağlantılı olduğu belirtilen bir kişinin düzenlediği intihar saldırısında 32 kişinin ölmesi, aynı dönemde Adıyaman'da PKK'lıların düzenlediği saldırıda bir askerin hayatını kaybetmesi, Ceylanpınar'da iki polisin evlerinde öldürülmesi ve PKK'nın saldırının sorumluluğunu üstlenmesinin ardından geçen haftadan bu yana Suriye içindeki IŞİD hedefleri ile Kuzey Irak ve yurtiçindeki PKK hedeflerine hava saldırıları düzenliyor.
YAŞ toplantısında komuta kademesindeki değişikliğin yanı sıra Ergenekon ve Balyoz davalarında isimleri geçen ve geçen YAŞ toplantılarında haklarında işlem yapılamayan general ve amirallerin durumu ile hükümetin Gülen Cemaati ile bağlantılı isimlere yönelik attığı adımlar çerçevesinde TSK içinde alınacak disiplin önlemleri diğer önemli gündem maddeleri olacak.
Balyoz ve Ergenekon davalarında tahliye edilen ve tayin/terfi sırasında bulunan isimlerin durumu konusunda TSK'nın komuta kademesi ve hükümet arasında benzer bir yaklaşım ve uyum olduğunu belirten Gürcan, "Onların da normal diğer personelin durumu neyse aynı çerçevede değerlendirileceklerini düşünüyorum" dedi.
Gürcan, TSK komuta kademesinin "paralel yapı ile mücadele" kapsamında YAŞ sırasında ordu içinde "toplu bir tasfiye" yapılmasına ise sıcak bakmadığını şu sözlerle anlattı:
"TSK komuta kademesi, toplu bir tasfiyeyle Balyoz ve Ergenekon travması gibi ikinci bir travma yaşamak istemiyor böyle bir kritik dönemde. Komuta kademesinin yaklaşımı hukuki süreçlerle, delillerle, yüksek disiplin kurulları ya da mahkemelerle bireysel olarak ve somut delillere dayanarak personel hakkında soruşturmalar yürütülsün şeklinde. Ama işin siyasi boyutuna bakınca, TSK'da böyle bir toplu tasfiye, siyasi karar alıcının ve özellikle Saray açısından bakıldığında paralel dediğimiz yapıyla mücadelenin toplumsal meşruiyetini artıracak bir faktör olur. Buradan bastırılacaktır."
