Habertürk'te yer alan habere göre: Maliye Bakanlığı'nın hazırladığı Vergi Usul Kanun Tasarısı taslağı iyi mükellefi ödüllendirirken kötü mükellefi teşviklerden mahrum bırakacak. Gelir ve kurumlar vergisini düzenli ödeyen yarım puan indirim kazanacak,Twitter elektronik ortamda büro açabilecek.
Vergisini düzenli ödeyenlere vergi indirimi, vergi yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere yani kötü mükelleflere teşvik vermeme düzenlemesi geliyor. Maliye Bakanlığı'nın yeniden hazırladığı Vergi Usul Kanun Tasarı Taslağı'nda vergisini düzenli ödeyen gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bu vergiler için yarım puan vergi indirimi verilecek. Kaçakçılık cezalarının ertelenmesinden vazgeçiliyor. Taslakta, vergi mahremiyetinin basın yayın yoluyla ihlali halinde gazete patronundan, yayın yönetmenine, editörden basın danışmanına kadar ceza getiriliyor.
BASINA MAHREMİYET CEZASI
Mevcut Vergi Usul Yasası'nda vergi mahremiyeti ve ihlali 362'nci maddede düzenleniyor. Maddede vergi mahremiyetine uymaya mecbur olan kimselerden bu mahremiyeti ihlal edenlerin Türk Ceza Kanununun 239'ncu maddesine göre cezalandırılması hükmü yer alıyor. TCK 239'ncu maddesine göre, görevi ve mesleği gereği vakıf olduğu ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi ve belgeleri yetkisiz kişilere veren veya ifşa eden kişi, şikayet üzerine 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ve 5 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılıyor. Yeni taslakta ise vergi mahremiyetini ihlal açık bir biçimde ifade edilerek, "Vergi mahremiyetine uymaya mecbur olan kimselerden bu mahremiyeti ihlal edenler 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu kişiler hakkında ayrıca 150 günden az olmamak üzere adli para cezasına hükmolunur" deniliyor. Taslakta maddeye ayrıca vergi mahremiyetinin basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde de ne yapılacağına ilişkin yeni bir düzenleme eklendi. Buna göre vergi mahremiyetinin basın ve yayın yolu ile işlenmesi halinde ceza basın ve yayın organının sahibi hakkında uygulanacak. Basın ve yayın organının sahibi tüzel kişilikse kanuni temsilcileri ile duruma göre eser sahibi, sorumlu müdür, yayın yönetmeni, genel yayın yönetmeni, editör veya basın danışmanı gibi sorumlu müdürün bağlı olduğu kimler hakkında da uygulanacak. Vergi mahremiyetinin ihlali nedeniyle ortaya bir zarar çıkması halinde buna sebebiyet veren zararı ödemekle yükümlü olacak.
KÖTÜ MÜKELLEFE TEŞVİK YOK
Taslakla vergisini düzenli ödeyene vergi indirimi geliyor. Ayrıca mükellefin uyumuna göre teşviklerden yararlama şartı getiriliyor. Vergi uyumu başlıklı maddede uyum, "vergiye ve mükellefiyete ilişkin ödevlerin, vergi kanunlarına ve ilgili mevzuata uygun olarak süresinde ve eksiksiz yerine getirilmesidir" şeklinde tanımlanıyor. Gelir İdaresi Başkanlığımükelleflerin vergiye gönüllü uyumunu artırmak ve bu konuda gerekli her türlü tedbiri almakla yükümlü olacak. Yine Gelir İdaresi Başkanlığı, veri merkezinde yer alan bilgileri kullanarak mükelleflerin uyum derecelerini dikkate alarak vergi kanunlarında yer alan indirim, istisna, iade, mahsup ve benzeri işlemleri ile ilgili farklı düzenlemeler yapabilecek. Böylece mükellefler iyi mükellef kötü mükellef olarak ayrılabilecek. Bakanlar Kurulumükelleflerin uyum derecelerine göre gelir ve kurumlar vergisi oranlarını yarım puan indirebilecek. Bakanlar Kurulu, gelir ve kurumlar vergisinde mükelleflerin beyanname verme ve beyan edilen vergileri öngörülen sürelerde düzenli olarak ödemeleri koşuluyla uyum derecelerini dikkate alarak oranı indirebilecek. Bakanlar Kurulu bu yetkisini sektörler, iş kolları ya da mükellef grupları itibariyle kullanabilecek. Kurumlar vergisi oranı yüzde 20 olarak uygulanıyor. Bu yetki yarım puan olarak kullanılırsa yüzde 19.5'a düşebilecek. Gelir vergisi oranları da yüzde 15, 20, 27 ve 30 olarak uygulanıyor. Yarım puan düşerse yüzde 14.5, 19.5, 26.5 ve 29.5 olarak uygulanabilecek.
KAÇAKÇILIĞA ERTELEME YOK
Kaçakçılık cezasının ertelenmesi de yeni düzenleme ile kaldırılıyor. Kaçakçılık suçunda defter ve kayıtlarında hile yapanlar, gerçek olmayan veya kayda konu işlemlerle ilgilisi bulunmayan kişiler adına hesap açanlar, tahrif edenler, belgeleri gizleyenler yanıltıcı belge kullananlar 18 aydan 3 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalacaklar. Defter ve belgeleri yok edenler, kısmen veya tamamen sahte belge kullananlar 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalacaklar. Taslağa yeni eklenen düzenlemeye göre verilen cezalar ertelenemeyecek. Taslakta, "Bu maddeye göre verilen hapis cezaları seçenek yaptırımlara çevrilemez" hükmü dikkat çekti.
TWİTTER'A ÖZEL MADDE
Geçen yıl büro açıp açmaması tartışması konusu olan Twitter için de elektronik ortamda büro açmasının yolu açılıyor. Taslakla elektronik ortamda işyeri düzenleniyor. Maddeye göre, internet, ekstranet, intranet ya da benzeri bir telekomünikasyon ortam veya aracının ticari, sınai veya mesleki faaliyete tahsis edilmesi veya bu faaliyetlerde kullanılması durumunda elektronik ortamda iş yeri oluşmasına yönelik düzenleme getiriliyor. Maliye Bakanlığı, elektronik ortamda oluşan iş yerlerinin kapsamına ve mükellefiyetle ilgili ödevlerin yerine getirilmesine ilişkin hususları belirlemeye, elektronik ortamda oluşan işyerleri vasıtasıyla mal veya hizmet temininde ya da bunların bedelinin ödenmesinde aracılık yapan kişiler ile mal veya hizmetin alıcılarını ilgili vergilerin ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutmaya ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili kılınıyor.
UZLAŞMA ŞARTI
Maliye Bakanlığı'nın vergi denetçileri, uzmanları şirketlere ceza kestiğinde bir verginin aslı bir de bir kat cezası oluyor. Verginin haksız kesildiğini düşünen şirketler hem vergi aslında hem de cezada indirim sağlamak için Maliye ile 'uzlaşma'ya gidiyor. Uzlaşmalar sonucu şimdiye kadar vergi aslının yaklaşık yüzde 40'ı cezaların ise yüzde 98'inin silindiği açıklanan rakamlarda kendini gösteriyor.
UZLAŞMA İÇİN 4 ŞART ÖNE SÜRÜLDÜ
İşte şimdiye kadar şirketlere kesilen cezaların anaparasının yaklaşık yüzde 40'ı silinmişken yeni tasarıda uzlaşmada vergi aslına dokunulması için ancak 4 çok önemli nedenin olması gerektiği belirtiliyor.
Bunlardan ilki bariz bir vergi hatasının bulunması, ikincisi uzlaşma konusunda aksi yönde bir yargı kararı olması üçüncüsü yine 'yanılma' halinin bulunması. Yanılma hali ise tebliğ ve yönetmeliğin değiştiğinden haberi olmayan denetçinin ceza yazmasını açıklıyor. Dördüncü ve son olarak da eğer ceza ile ilgili hukuki değerlendirme vergi kanunlarına, kararname, tüzük ve yönetmeliğe aykırı ise raporun yeniden değerlendirilmesi için Merkezi Rapor Değerlendirme Komisyonu'na gönderildiğinde komisyon tarafından cezanın bu yasal düzenlemelere aykırı olduğunun belirtilmesi halinde ana parada indirim yapılabilecek.
MAHKEMELER DAVA İLE DOLUP TAŞIYOR
Yeni kanuna göre bu 4 şartın dışında uzlaşmada artık anaparada indirim yapılmayacak. Ancak hesap hatası, yanılma ve kanunlara aykırı bir ceza kesilmiş ise anapara tartışma konusu olacak. Bu durumun zaten bir türlü sonuçlandırılamayan vergi mahkemelerinin yükünü çok fazla artıracağı ve sistemin işlemez hale gelebileceği ifade ediliyor. Şirketlerin vergi aslında indirim olmaksızın mahkemeye gitme yolunu seçmesi kaçınılmazken uzlaşma komisyonlarının işlevleri de tartışılır hale gelecek.
İSPAT YÜKÜ ARTIK MALİYE'DE DEĞİL MÜKELLEFTE
Yeni kanunun mükelleflerin aleyhine olan bir başka maddesi ispat ile ilgili. Kanun ile vergiyi doğuran olayın ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği ifade edilirken vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı kaydediliyor. Ancak halen yürürlükteki kanunda "İktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutat olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir" cümlesi ile ispat yükü iddia edene bırakılırken taslakta ise ispat yükü mükellefe bırakılıyor. Yani yürürlükteki kanunun tam tersi bir anlayış benimseniyor.
VERGİ CEZASI, VERGİNİN 2 KATINA KADAR ÇIKACAK
Yeni taslaktaki önemli değişikliklerden birisi de vergi cezasının 'resen' vergi kesilmesi durumunda cezanın iki katına çıkması. Ancak herhangi bir vergi incelemesinde bulunan matrah farkı nedeniyle kesilen ceza şimdi olduğu gibi ödenmeyen verginin bir katı tutarında olacak. Maliye eğer kendisi sizin ödemeniz gerektiği bir alanda hiç vergi ödememiş ve bunu da idare tarh etmişse bu takdirde cezanız iki kat olacak. Hatta kanunun kaçakçılık suçunu işleyen maddesine girerseniz bu tekirde ceza tam üç kata çıkacak. Kaçakçılık defter ve kayıtlarda hile yapılması, gerçek olmayan kişiler adına hesap açılması, ikinci bir defter ve kayıt tutulması, kayıtların tahrif edilmesi ve gizlenmesi olarak sayılıyor.
CEZALARDAKİ BÜYÜK DÜŞÜŞLER TEPKİ TOPLAMIŞTI
Yeni Vergi Usul Kanunu taslağındaki, vergi cezalarında 'ana para için belli şartların dışında uzlaşma kapısının' kapanması önümüzdeki günlerde çok tartışılacak görünüyor. Ancak geçmiş dönemde bazı şirketlerle yapılan uzlaşmalarda ana para ve cezaların büyük oranda silinmesi tepki toplamıştı.
SURİYE, RUSYA MADDESİ DE GELDİ
Yasada vergi ödenmediği takdirde ceza alınmamasını sağlayan mücbir sebeplere iki ayrı konu daha eklendi. Bunlardan ilki olağanüstü politik riskin gerçekleştiği tespit edilen yabancı memleketlerde faaliyette bulunan mükellefler için bu durumun mücbir sebep olarak değerlendirilmesi oldu. Böylece örneğin Suriye Rusya gibi ülkelerdeki risk mücbir sebebe sokuldu. İkinci mücbir sebep hali ise mali müşavirlerin ölmesi veya iş yapamaz hale gelmesi.
KALDIRILAN MADDELER
Taslak halen geçerli yasadaki üç maddeyi kaldırarak vergi uzlaşmalarını neredeyse imkânsız hale getiriyor. Aşağıdaki 3 madde şirketlerin her koşulda uzlaşmaya gitmelerini sağlıyordu.
-Mükellefin kanunu gereği kadar bilmediği için vergi kaybına neden olduğunu iddia etmesi.
-Müphem, yoruma mütehammil bulunan hususlarda mükelleflerin ve cezaya muhatap olanların yanılmış bulunmaları.
-Gelir Vergisi Kanunu'nda yer alan ortalama kâr haddi ve gider esası hükümlerine göre vergi tarih olunmuşsa.