Yangın alarmında tasarruf skandalı
Adana'nın Aladağ ilçesindeki öğrenci yurdunda meydana gelen yangınla ilgili yeni bir ayrıntı ortaya çıktı...

Oluşturma Tarihi: 2016-12-01 07:16:10

Güncelleme Tarihi: 2016-12-01 07:16:10

Hürriyet'in aktardığına göre, Adana'da yaşanan facianın ardından ‘yangın alarm sistemi' ile ilgili skandal yönetmelik değişikliği ortaya çıktı. 2007 yılında yürürlüğe giren yönetmelik değişikliğine göre 7 kat (21.5 metre) ve altındaki eğitim tesisleri için yangın alarmı takma zorunluluğu kaldırıldı. Kararın ‘tasarruf olsun' diye alındığı iddia ediliyor.

Adana'nın Aladağ ilçesinde öğrenci yurdunda yaşanan facia, gözleri yangın teknolojilerine ve sistemlerine çevirdi. Ancak 2007 yılında yürürlüğe eklenen bir yönetmelikle 21.5 metreden alçak eğitim tesislerinde yangın alarm sistemi bulundurma zorunluluğunun kaldırıldığı ortaya çıktı. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) tarafından konunun mahkemeye taşındığı belirtilirken, yönetmeliğin 'tasarruf' amacıyla çıkartıldığı iddia ediliyor.

EMO'dan yapılan açıklamada, yangın sistemleri ile ilgili sürecin 2007 yılında dönemin Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın hazırladığı ‘Binaların Yangından Korunması' yönetmeliğindeki değişiklikle başladığına dikkat çekiliyor.

Bugüne kadar konuyla ilgili yetkilileri uyarmaya çalıştıklarını belirten EMO yetkilileri, şu bilgileri verdi:

2009'DA HAKLI BULUNDU

"Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik 19 Aralık 2007 tarihli Resmi Gazete'de yayınlandı. Yönetmelik yayınlanmadan önce en üst düzey yetkililerle görüşmeye ve durumun vahametini anlatmaya çalıştık. Ayrıca dava açtık.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 2009 yılında gerekçelerimizi haklı bularak yönetmeliğin Ek 7. maddesinin ‘Kurum Binaları' bölümünde, ‘Eğitim Tesisleri' için 21.5 metreden alçak veya 5 bin metrekareden küçük, ‘Yataklı Sağlık Tesisleri'nde ise 6.5 metreden alçak veya bin metrekareden küçük, ‘Ayakta Tedavi ve Diğer Sağlık Tesisleri' için ise 21.5 metreden alçak veya 2 bin metrekareden küçük binalar için otomatik yangın algılama sistemleri kurulmasına gerek olmadığına ilişkin düzenlemelerin yürütmesini durdurdu. Ancak 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan Anayasa değişikliği ile yargının idari davalardaki yetkisi sınırlandırıldı.

Aslında bir yerindelik denetimi sayılamayacak böylesine can ve mal güvenliğini ilgilendiren bir alanda bile mahkeme yapılan Anayasa değişikliğini gerekçe göstererek ‘yerindelik denetimi' yapamayacağını bildirdi.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu bir kez daha EMO'nun haklı olduğuna hükmetti ve yerindelik denetimi gerekçesini yerinde bulmayarak, düzenlemenin iptal edilmesi yönünde mahkeme kararını bozdu. İdare ise yürütmeyi durdurma kararını uygulamadığı gibi halen ısrarını sürdürerek karara düzeltme istedi. Şu anda davamız karar düzeltme aşamasındadır."