"2 tane ruhsatlı silahım ve onlara ait yüzlerce mermim var. Ben bir vatandaş olarak söylüyorum: Son kurşunum bitmeden Beştepe'nin kapısından kimse giremez" açıklamasıyla tepki çeken Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı ve gazeteci Yiğit Bulut, eleştirilere yanıt verdi.
Açıklamasında MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, MHP Meclis Grup Başkanvekili Meral Akşener, BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a yanıt veren Bulut, "Bu açıklamalar için kamuoyundan beni anlamasını bekliyorum" dedi.
Bulut, sosyal medya hesabından şu açıklamaları yaptı;
"Bu ülkede halkın seçtiklerini seçim dışı yollarla devirmeye kalkanlara karşı her türlü karşı koyacağımızı ifade ettiğim TV programım sonrası, siyasetçi olmamama rağmen benim üzerimden siyaset yapma ucuzluğunu gösteren bazı siyasi figürlere birkaç sözüm var! Birincisi Oktay Vural'a... Sizin Genel Başkanınız 'seçilmişleri silahla düşürmenin' kabul edilebilir olduğunu mu düşünüyor... Hiç sanmıyorum... Ne Genel Başkanınız, ne de 12 Eylül döneminde hapiste çürüyen partililerinizin böyle düşündüğünü sanmıyorum... Türkiye'de hangi siyasi harekete gönül vermiş olursa olsun, hiçbir insan silahla seçilmiş düşürmeye evet diyemez!
Sen hariç Oktay Vural! Sen diyorum, senin bana hitap ve konuşma tarzının çirkinliği yüzünden! Evet sem seçilmişleri silahla deviremezsiniz diyenleri küçümseyip TV'lerde dalga geçmeye yeltenecek kadar siyaset dışı birisin! İnanmışlığın, Siyaset anlayışın ve geçmişin bu kadar! Sana bir tavsiyem var; sonradan olma 'ülkücü' arkadaş, git ve Yılma Durak gibi 12 Eylül döneminde hapislerde çürümüş insanların ailelerine anlat 'darbe karşıtlığı' ile nasıl dalga geçtiğini! Cesaretin varsa git anlat! Son bir sözüm de söylediğin 'jöle' lafına. Keşke senin de saçın olsa da sen de sürsen. Muharrem İnce'ye gelince... Darbeleri desteklemiş bir siyasi-finansal yapılanmanın uzantısı olarak tepki duyması doğal... Aslında İnce için ince söze bile gerek yok; 'beni taciz etti' diyen Fatma Büyükkömürcü her şeyi anlatmıştı... Bu tip adamların Türk siyasi hayatında olması bile 'Atatürk'ün partisiyiz' diyen CHP için büyük bir ayıp! Bu ayıp CHP'ye ve taraftarlarına yeter de artar bile!
Akşener'e gelince... Bayan olduğu için cevap vermeyeceğim...
Demirtaş'a gelince... Binlerce Türk ve Kürt kardeşimizin kanı ellerindeyken demokrasi aşığı çiçek çocuk tasarlama projesi kapsamında anlattıklarını ve eleştirilerini ciddiye bile almak gereksiz! Bu ülkenin insanları 7 Haziran'da bu arkadaşların hepsine gereken cevabı verecek...
Bu açıklamalar için kamuoyundan beni anlamasını bekliyorum... Siyasetçi olmadığım halde siyasi figürlerin sürekli belaltı siyasi vuruşlarına bir vatandaş olarak cevabımı vermek istedim... Ve tekrar ediyorum; bu topraklarda halkın seçtiği hiç kimse sandık dışı yöntemlerle aşağı indirilemeyecek! Bunu denemeye bile kalkanların sonu hüsran olacak! Zorunda kaldığım bu açıklamalar kamuoyuna saygıyla duyurulur!"
