Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre Türkiye nüfusunun yüzde 15,4'ünü oluşturan 15-24 yaş arası gençleri kapsayan “Z Kuşağı”, toplumun geleceği ama öncelikle hepsi kendini tanıyan ve kimliğini oluşturmaya başlamış gençleri kapsıyor.
Hızlı değişen toplumsal ve kültürel değerler, çalışma hayatı ve yaşam koşullarının yanında hızla açılan jenerasyon arası farklar bu gençleri daha iyi anlamak için onları daha yakından ve daha çok dinlememizi gerektiriyor. Araştırma firması Twentify de gençleri daha iyi anlamak ve onların sesi olabilmek adına gerçekleştirdiği ‘Türkiye'de Z Kuşağı" araştırmasıyla dikkati çekiyor.Araştırmada 15-24 yaş arası 1.998 gencin görüşleri yer aldı.
Gençler durumun farkında
Raporun sonuçları toplumun bazı kesimleri tarafından öne sürülen "Gençler umutsuz, hedefsiz, toplumdan uzaklar ve ne yaptıklarını bilmiyorlar" ve "Gençlerin yedikleri önlerinde yemedikleri arkalarında ve hiçbir sorunları yok" görüşlerini reddeder nitelikte.Gençler sanılanın aksine gelecekten umutlu ve hedefleri uğruna çalışmaları gerektiğini biliyor.”
Olanakları sosyal şartlar belirliyor
Gençler şu andaki durumlarından çok memnun olmasalar da kısa ve orta vadede kendilerinden emin, hedeflerinin peşinden koşan, çalışmanın getirisinin farkında olan bir jenerasyon karşımıza çıkıyor. Ekran süreleri ve sosyal medyada geçirilen vakit fazla gibi gözükse de aslında içinde doğdukları bu ekosistem onlar için diğer jenerasyonların anlayamadığı bir hayat biçimi ve her bir platformu belirli amaçlar için kullanıyorlar. Özellikle maddi ve sosyal şartların yetersizliği ön plana çıkıyor. Yine de kendilerinden ve isteklerinden emin bir şekilde kendi yaşam tarzını sürdürmek için bazı ücretli platformlara da ödeme yapmaya devam ediyor. Fakat yapmak isteyip de yapamadıkları boş zaman aktivitelerinin en büyük nedeni maddi yetersizlik olarak ön plana çıkıyor, gençlerin yüzde 48'i sahip oldukları olanakların sosyal şartlarla belirlendiğini belirtiyor.
10 gençten 4'ünün sadece yol parası var
Gençleri toplumdan uzak tutan ve kendilerini yakın hissettirmeyen yegâne şey ise toplumun söylemleri. Bu söylemler devam ettikçe aradaki mesafe de açılacak gibi görünüyor fakat bu durum gençlerin motivasyonunda ve değerlerinde bir eksilmeye sebebiyet vermiyor.Gençlerin yaşam koşullarına bakıldığında yaşadıkları evi ortalamada 3 kişiyle daha paylaştıklarını belirtiyorlar. Hanelerin oda sayısı ortalamada 3.5 ve evlerin yüzde 66'sı gençlerin ailelerine ait. Ayda aşağı yukarı 750 TL harçlıkları/gelirleri olan gençler günlük 25 TL ile geçiniyorlar. Bu gençlerin yüzde 37'sinin aylık 0-99 TL arasında gelirleri olduğunu düşünülürse, her 10 gençten 4'ünün ay içinde sadece yol paraları var diyebiliriz.
Yüzde 58'inin kredi kartı yok
Gençlerin yüzde 28'i henüz banka müşterisi olmamış, yüzde 58'i ise kredi kartı kullanmıyor.Gençlerin sosyal yaşamlarına baktığımızda, boş zamanları genel olarak bir şeyler izlemek, AVM'ye gitmek, spor yapmak ve oyun oynamak etrafında döndüğü görülüyor. Gençler genel olarak spordan uzak olmadığını belirtiyorlar, genç kadınlar rekabetten uzak sporları, genç erkekler rekabetçi sporları daha çok tercih ettiğini belirtiyor. Yüzme gençlerin yüzde 42'sinin en çok yapmak isteyip yapamadığı spor olarak karşımıza çıkıyor. Her 2 gençten birisi fotoğraf çekmenin ve yeni tarifler denemenin en çok rağbet ettiğini hobilerden olduğunu belirtiyor.
Haftada 4 dizi takip ediyorlar
Z kuşağının hayat tarzı haline gelen dijital tüketim tarafında ise gençler haftada 4 kere dizi film vb içerikler izlediğini, 4 kere de oyun oynadığını belirtiyor. Ve tek seferde ortalama 2.5 saat zaman geçiriyorlar.
Gençler için izlerken internet ve üyelikli platformlar ön planda ve her 10 gençten 7'si ücretli üyeliklerin ödemelerinde bir şekilde rol alıyorlar.
Sosyal medya yönelimleri
Takip edilen kişilerde Instagram arkadaşlar, Facebook akrabalar, Twitter haber platformları, TikTok komedi hesapları ile ayrışıyor.İçerikte ise, Instagram ve TikTok komik, Facebook kişilerin kendi hayatı, Twitter siyaset ve bilim ile ayrışıyor.Gençler için fonksiyonalite ve rahatlık ön planda.Dijital platformlarda gördüğümüz hızlı tüketimin, gençler arasında popüler olan konuların çabucak değişmesinin aksine 18-24 yaş arası gençler aslında fonksiyonaliteyi ve kendi rahatlarını daha önde konumlandırıyorlar